Adını Koyalım; Nefret Ediyorlar

Toplumun kendini laik, çağdaş, batılı olarak tanımlayan bir kısmı toplumun geri kalanına karşı düşmanca bir nefret ve kin besliyor.

CHP’li Kartal Belediyesi’nin resmi Twitter hesabından geçtiğimiz gün bir paylaşım yapıldı. Meşhur yabancı dizi Game of Thrones üzerinden bir kez daha muhafazakârlara, AK Parti seçmenlerine hakaretler edildi.

Yobaz, cahil, çirkin suratlı gibi ifadelerin sıralandığı paylaşım gelen tepkiler üzerine kaldırıldı ve aynı hesap paylaşımın hakaret içermediğini, sadece diziyle ilgili olduğunu iddia eden açıklamalar yaptı.

Kendini bilmezin çok muhtemeldir ki bir ayyaşın kafası yerinde değilken yaptığı bir iş. Aklı başında olan insanın belediyenin resmi twitter hesabından böyle bir saçmalığa kalkışması mümkün değil. Ancak, maalesef, mesele burada bitmiyor.

Evet, açıklamayı yapan muhtemelen bir ayyaştı ama bu düşüncelerin, nefretin, düşmanlığın, kinin sadece o ayyaşa mahsus olduğunu gönül rahatlığı ile söyleyebiliyor muyuz?

Bence hayır!

Düşüncelerin nedeni ayyaşlık değil.

Sarhoşluk o kişiye bu düşünceleri pervasızca belediyenin resmi hesabından paylaşma cesareti veriyor sadece. Aynı düşüncelere sahip, aynı nefreti körükleyen, aynı düşmanlığı güden, aynı kini taşıyan daha kalabalık bir güruh ise gelecek tepkiden korktuğu için susuyor.

Yani siyaseten doğruculuk yapıyorlar.

Gerçek düşüncelerini tepki görmemek için saklıyorlar. Tıpkı bir ırkçının ırkçı olduğunu açık açık söylememesi gibi.

Öncelikle bu nefretin, kinin düşmanlığın üzerini örtmeyip onunla yüzleşmemiz gerekiyor. Toplumun kendini laik, çağdaş, batılı olarak tanımlayan bir kısmı toplumun geri kalanına karşı düşmanca bir nefret ve kin besliyor.

Yüzleşme faslından sonra da hesaplaşma gelmeli. Yapılanlar yapanın yanına kalmamalı. Hukuk sisteminde boşluk varsa giderilmeli ve bu türden nefret söylemleri ve eylemleri en şiddetli biçimde cezalandırılmalı.

Ve tabii her şey kanun yapmakla bitmiyor. Hakaretlerin ve nefret söyleminin hedefi olan muhafazakârlar da harekete geçmeli. Bugün Kartal Belediyesi’nin önü protestocularla dolup taşmıyorsa, belediye başkanı elini kolunu sallayarak hiçbir şey olmamış gibi makamına girip çıkabiliyorsa hiçbir kanun işe yaramaz

SABAH AVRUPA’YA ALMANYA’DAN CEZA

Turkuvaz Medya Grubu yerli ve milli politikası ile Türkiye’nin rakiplerini rahatsız ediyor. Daha önce Daily Sabah gazetesinin Avrupa Parlamentosu’nda dağıtımı geçici bir süreyle yasaklanmıştı.

Şimdi sıra anlaşılan Sabah Avrupa’ya gelmiş… Almanya ile ilişkilerimiz gerildikçe, Almanya farklı alanlardaki hamlelerini çeşitlendiriyor. Avrupa’daki Türkler tarafından rağbet gören Sabah Avrupa da bu nedenle Almanya’nın hedefi oldu. Sabah Avrupa’yı susturmak istiyorlar, hiç olmadı gözünü korkutup yayın politikasını yumuşatmasını umuyorlar. Tıpkı zamanında Daily Sabah’a yapmaya çalıştıkları gibi.

Bu nedenle gazeteyi mali takibe alıp havadan sudan bir para cezası uydurdular ve kapatmakla tehdit ediyorlar. Söylemeye gerek yok ama yine de söyleyelim; başaramayacaklar.

Elde edecekleri tek sonuç ikiyüzlülüklerini bir kez daha tescil etmek olacak. Yıllardır hiçbir bilimselliği olmayan, hiçbir gerçeğe dayanmayan basın özgürlüğü raporları ile Türkiye’yi köşeye sıkıştıranlar, açık arttırma ile hayali hapisteki gazeteci sayısı açıklayanlar, basın özgürlüğü konusunda Türkiye’yi eleştirenler şimdi Türkiye’nin milli tezlerini dillendiren Sabah Avrupa’yı hedef alıyorlar.

CHP NE ZAMAN İKTİDAR OLUR?

Bu soruyu sorup ‘Sabah Avrupa’ya yapılan baskıya karşı çıktığı zaman’ diye cevap vermenin tam zamanı.

Benim cevabımsa ‘hiçbir zaman!’ Çünkü CHP iktidar olamaz.

Kılıçdaroğlu Sabah Avrupa için İstanbul’dan Berlin’e yürüse bile olamaz. Seçmen çocuk değildir, akılsız hiç değildir. İçten içe oh olsun deyip, dostlar alışverişte görsün diye yapılanları yutmaz. CHP, CHP olduğu müddetçe ağzıyla kuş tutsa bile iktidar olamaz.

[Takvim, 28 Eylül 2017]

Etiketler: