• Türkiye olarak 14 Mayıs Seçimlerine odaklandığımız şu günlerde dünya dönmeye, projeler ilerlemeye ve teknolojiler gelişmeye devam ediyor. Özellikle dijitalleşme çağında her gün yeni bir adım atılıyor ve teknoloji her gün boyut değiştiriyor. İşte bu çağda Türkiye'nin geleceğin dünyasında var olabilmesi adına tanımlanan Dijitalin Yüzyılı Vizyonu ve bu vizyona uygun olarak atılan adımlar bizleri ümitlendirdiği kadar mutlu ediyor.
  • Rapor, Türkiye’nin MTH’sinin sanayide ve ekonomide meydana getirdiği değişimleri ele almakta ve bu alanlarda son on yıl içerisinde kat edilen mesafeyi gözler önüne sermektedir.
  • Bu raporda ülkemizin Ar-Ge ve yenilik ekosistemine MTH’nin mevcut ve olası etkileri ele alınmaktadır. Teknoloji düzeyine göre gerçekleştirilen ithalat ve ihracat üzerinde MTH’nin başlatılmasından sonra yaşanan değişim incelenmektedir. Bu alandaki etkinin değerlendirilmesinde MTH’nin başlamasından önceki dönemdeki ortalama ihracat ve ithalat düzeyleri ile MTH sonrası dönemdeki ithalat ve ihracat düzeyleri karşılaştırılarak analiz edilmiş ve ne yönde bir gelişmenin yaşandığı ortaya koyulmuştur.

Bu Konuda Daha Fazla

  • Nükleer enerji Türkiye’nin yarım asrı aşkın bir süredir enerji tüketiminde yer vermeye çalıştığı bir enerji kaynağıdır. 1956 yılında Atom Enerjisi Komisyonu’nun kurulması ile kurumsal bir kimlik kazanan nükleer enerji konusundaki girişimler, 1957 yılında Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı’na kurucu üye olunmasıyla uluslararası ölçeğe taşınmıştır.

  • Türkiye 2000’li yılların başından bu yana artan sanayileşme, gelişen ekonomi ve büyüyen nüfusun etkisiyle önemli ölçüde çoğalan bir enerji talebiyle karşı karşıya gelmiştir. 2002 yılında 51,4 milyon ton eş değer petrol (MTEP) olan toplam enerji talebi, 2012 yılında 117, 5 MTEP’e, 2021 yılında ise 147 MTEP’e yükselmiştir. Büyüyen ekonominin yanı sıra yerli kaynaklardan üretilen enerjinin sınırlı olması, ithal edilen petrol ve doğal gaz gibi enerji kaynaklarına olan bağımlılığı artırmıştır. Neticede enerji ithalatı cari denge üzerinde önemli bir baskı unsuru haline gelmiş, 2007-2017 yılları arasında söz konusu ithalat için yıllık ortalama 54,6 milyar dolar harcanmıştır. Bu durum Türkiye’nin enerji politikasında yeni bir dönemin başlangıcına vesile olmuştur.

  • Ülkemizin dijital dönüşüm sürecinin “Dijital Türkiye” vizyonu ile birlikte yönetişim, strateji, güvenlik ve altyapı gibi bileşenler üzerinden detaylı olarak incelendiği bu raporda; bu vizyonun kamuda dijital dönüşüm hamlesine etkisi, 2000’lerin başından bugüne kadar geçen süreçte katedilen yol ve MTH’nin kısa ve uzun vadede Türkiye’ye sağlayacağı katkılar ele alınmıştır.

  • MTH’de insan kaynağının yetiştirilmesinin yanı sıra ulusal bir yol haritasının belirlenmesinde eğitim sektörü önemli ve stratejik bir sacayağıdır. Bu kapsamda teknolojinin eğitime nasıl entegre edileceği ve eğitimin bu süreçte nerede konumlandırılacağı üzerinde önemle durulması gereken meseleler olarak ön plana çıkmaktadır. Bu raporda konu bağlamında sunulan literatürün ardından MTH öncesi sektörel durum incelenmiştir. Türkiye’de izlenen politikalar ve dünyada eğitim alanındaki dijitalleşme uygulamaları analiz edilmiştir...

  • Bu raporda Türkiye’nin Milli Enerji ve Maden Politikası ile başlayıp MTH ile ilerleyen yerli ve milli kaynaklardan yararlanma oranlarının yükseltilmesi ve yerli teknoloji üretiminin desteklenmesi süreci analiz edilmiştir. Çalışmada öncelikle Türkiye’de enerji sektörünün bahsi geçen politikalar öncesindeki durumu ele alınmış; akabinde de Milli Enerji ve Maden Politikası ve MTH sonrasındaki gelişmeler incelenmiştir. Ayrıca raporda Türkiye’nin sektörel açıdan diğer ülkelerle karşılaştırılmasına da yer verilmiştir.

SETA’nın enerji araştırmalarının odağında Türkiye’nin enerji merkezi olma hedefi, dünyada ve Türkiye’de mevcut enerji projeleri, petrol ve doğal gaz boru hatları, sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG), yenilenebilir enerji ve nükleer enerji konuları yer almaktadır. Bu alanda gerçekleştirilen faaliyetler kamu ve özel kurumlar başta gelmek üzere akademi dünyası ile iş birliği içinde yürütülmektedir. Bu alanda kitap, rapor, analiz ve perspektif formatında Türkçe ve İngilizce yayınlar yapılarak karar alıcılar, piyasa aktörleri ve toplumun bilgilendirilmesi ve farkındalık oluşturulması hedeflenmektedir.