• Raporda şehirlerin çevresel kırılganlıklarını azaltan üç önemli yaklaşım ele alınmaktadır. İlk olarak kentsel alanda normalin üzerinde ortaya çıkan yağmur suları ve artan su arzının etkin yönetimine odaklanan sünger şehir modeli incelenmiştir. İkinci olarak döngüsel ekonomiyle de bağlantılı şekilde etkin kaynak yönetimine dayanan ve kaynakların atık olmasını engelleyen bir çabayı ifade eden döngüsel şehir modeli ele alınmıştır. Ardından günlük yaşamda hareketliliği en az düzeye indirgeme çabalarını ifade eden, karbon emisyonunu düşürmeyi ve gündelik yaşamı kolaylaştırmayı amaçlayan kompakt şehir modeli irdelenmiştir. Son olarak ise Türkiye’deki çevre başlıklı yönlendirici ulusal politika belgeleri üzerinden şehirlere dair değerlendirmeler yapılmıştır.
  • Dünya üzerindeki 114 ülke ile ulaşım imkanına sahip İstanbul havalimanı önemli başarılara imza attı. 2019’da açılmasının ardından 2020-2021 döneminde salgın nedeniyle havalimanının potansiyeli tam olarak değerlendirilemedi. Ancak 2022’de 64 milyon yolcu ile İstanbul havalimanı, Avrupa’nın en fazla kişiye hizmet sunan destinasyonu oldu. 2023’te yolcu kapasitesini 74 milyona taşıyan havalimanı diğerlerine kıyasla yolcu sayısını hızla artırdı. İç yolcu hatlarına kıyasla daha çok dış hatlara hizmet veren İstanbul havalimanı 2022’de 48 milyon uluslararası yolcuya hizmet sundu. Aynı yıl dünyadaki en fazla yolcuya hizmet veren yedinci havalimanı olan İstanbul, uluslararası yolcu sayısında ise küreselde beşinci sırada yer aldı.
  • Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) bünyesinde hazırlanan Kriter dergisinin 88. sayısı raflarda yerini aldı.

Bu Konuda Daha Fazla

  • Türkiye ve Somali arasında 8 Şubat 2024’te imzalanan Savunma ve Ekonomik İş Birliği Çerçeve Anlaşması birçok açıdan önemli mesajlar barındırıyor. Türkiye Cumhuriyeti Savunma Bakanı Yaşar Güler ve Somalili mevkidaşı Abdulkadir Muhammed Nur’un Ankara’da imzaladığı anlaşma 21 Şubat 2024’te Somali Meclisi ve Bakanlar Kurulu tarafından onaylanmıştır. Nitekim bir uluslararası anlaşmanın ulusal hukuk çerçevesinde uygulanabilmesi için Ulusal Mecliste onaylanması gerekir. Somalililerin rızasının olduğunu gösteren ve Somali halkının temsil edildiği Meclisteki bu anlaşmanın onay süreci barındırdığı mesaj itibarıyla oldukça önemlidir.

  • Güvenlik strateji belgeleri belli zaman aralıklarında hazırlanan ve bir ülkenin başlıca güvenlik kaygılarının ve bunlarla nasıl baş edeceğine dair çözüm önerilerinin yer aldığı dokümanlardır. Bu kitapta, 2003’ten günümüze AB tarafından hazırlanmış ve uygulamaya koyulmuş strateji belgeleri ve Türkiye’nin güvenlik strateji belgeleri olarak kabul edilen Milli Güvenlik Siyaseti Belgeleri incelenmektedir. Strateji belgelerini merkeze alan bu çalışmada, değişen dünyada AB ile Türkiye’nin ortak hareket etmesiyle kazan-kazan durumunu oluşturabilecek politika ve yaklaşımlar üzerinden değerlendirmeler yapılmakta ve tavsiyelerde bulunulmaktadır. Her ne kadar bu inceleme AB küresel strateji belgeleri ve Türkiye’nin Milli Güvenlik Siyaseti Belgeleri üzerinden yapılsa da Türkiye’nin ulusal güvenlik strateji belgesi bulunmadığının altını çizmek gerekir. Bu açıdan elinizdeki kitap aynı zamanda Türkiye’nin de kapsamlı ve ayrıntılı bir ulusal güvenlik strateji belgesi hazırlaması yönünde bir örnek teşkil edebilir.

  • Fiyat istikrarı, enflasyon ve hayat şartlarının zorlaşması gibi kavramlar son yıllarda daha fazla gündeme geldi. 2021'in sonlarından itibaren yükselişe geçen enflasyon rakamları 2022'de yüzde 65 ve 2023'te yüzde 64'e ulaştı. 2024 yılını yüzde 30-42 aralığında bitirmesi ve 2025'te yüzde 15'lere kadar düşmesi hedeflenen enflasyonun gündemden çıkarılması amaçlanıyor. Özellikle düşük ve orta gelir gruplarını derinden etkileyen enflasyonun tek haneli rakamlara düşürülmesi fiyat istikrarının sağlanması için elzem kabul ediliyor. Maliye Bakanlığı bünyesinde verimli kamu harcama politikası öncelenirken, Merkez Bankası parasal sıkılaşmayla enflasyonla mücadele sürecini yönetiyor. Hedef 2026'de yüzde 8,5'lik enflasyon ile tek haneli rakamlar olarak öne çıkıyor.

  • Türkiye Yüzyılı hedeflerinin yerel ayaklarını da güçlendirme zamanı. Bu doğrultuda da 2023 genel seçimlerinden sonra, şimdi yerel kalkınmaya daha fazla odaklanma; yerelden kalkınmayı yeniden düşünme, yerel ve bölgesel kalkınma hedeflerine odaklanma zamanı. Şehirlerin, kent ve kasabaların, bölgelerin potansiyellerinin harekete geçirilmesi bu noktada özel önem arz eder.

  • IMF’ye göre; Türkiye 2024’te 1,34 trilyon dolarlık ekonomik büyüklüğüyle küresel sıralamada 17. sırada bulunuyor. Türkiye, 800 milyar dolarlık dış ticaret hacmi ve 80 binden fazla yabancı yatırımcı firmasıyla küresel ekonomide önemli bir yer tutuyor. İstihdamın ulaştığı 32 milyonluk hacme 120 milyar dolarlık hizmet ihracatı eşlik ediyor. Dünyanın en büyük sekizinci tarım ekonomisi olarak 35 milyar dolarlık ihracat yapan Türkiye, küresel sanayi devleri arasında 360 milyar dolarlık üretim değeriyle 12. sırada yer alıyor. Satın alma gücü açısından gelecek yıllarda 9. sıraya yükselmesi beklenen Türkiye’nin potansiyelinin yüksek olduğunu söylemek mümkün.

SETA ekonomi araştırmalarında Türkiye ekonomisinin temel parametreleri, devlet-özel sektör ilişkileri, küresel yönetişim ve yükselen ekonomik güçlerle ilişkiler konularında araştırmalar yapılmaktadır. Türkçe ve İngilizce olarak yayımlanan kitap, rapor, analiz, perspektif ve değerlendirmeler karar alıcıları, piyasa aktörlerini ve uluslararası gözlemcileri kendi çalışma alanlarında bilgilendirmeyi hedeflemektedir. Ekonomi araştırmalarının başlıca konularını Türkiye ekonomisi, sanayi ve enerji politikaları, dış politika-ekonomi ilişkileri ve küresel yönetişim oluşturmaktadır.