Ayşe Nur Gökşen

SETA Dış Politika Direktörlüğü'nde araştırma asistanı olarak çalışmıştır. Lisans eğitimini İstanbul Üniversitesi İngiliz Edebiyatı bölümünde tamamlamıştır. SOAS, Londra Universitesi’nde Yakın ve Orta Doğu Çalışmaları üzerine yaptığı yüksek lisans eğitimini “The Impact of the Arab Spring on Turkish Foreign Policy” başlıklı teziyle tamamlamış ve onur derecesiyle mezun olmuştur. İngilizce ve Arapça bilmektedir.
  • Suriye’de 15 Mart 2011’de Dera’da başlayan ayaklanma 3. yılına girdi. Baas rejiminin protestoları orantısız güç kullanarak bastırmaya çalışması neticesinde ülke geneline yayılan olaylardaki can kaybı Mart 2013 itibariyle 70 bini aştı.
  • Libya'da devlet hizmetinin de dâhil olduğu tam vatandaşlık hakkına kimler sahip olacak? Bugünlerde Libya bu soruya cevap arıyor. Sorunun cevabını ararken ise Kaddafi sonrası Libya kendi geçmişiyle ve eski rejimin aktörleriyle hesaplaşıyor ve bazı gruplar bu hesaplaşmanın siyasi rekabette ön safhaya geçmek için araçsallaştırıldığını iddia ediyor. Şu an Libya'nın gündemindeki en önemli konulardan birisi Kaddafi döneminde vazife almış önemli mevkilerdeki kişilerin yeni dönemde tasfiye edilmelerini öngören Siyasi Tecrit Yasasıdır. Bazı yorumcular bu yasayı Irak örneğinden yola çıkarak 2003 yılında gerçekleşen ABD'nin Irak'ı işgalinden sonra ortaya çıkan “Baassızlaştırma” hareketine benzetiyor. Milli Kongre'nin bu konuda görevlendirdiği bir komisyon bir yasa tasarısı hazırladı ve Kongre'ye sundu. Tasarı toplumun geneli tarafından olumlu karşılanmasına rağmen Kongre'yi oluşturan siyasi oluşumlar, tasarı üzerinde görüş ayrılıkları içindeler. Tasarı Kaddafi'nin 42 yıllık yönetimi döneminde ülkede idari, siyasi, ekonomik ve sosyal hayatın yozlaşmasından doğrudan sorumlu olan kişileri belirlemek için 36 görev kategorisi oluşturdu ve hangi vazifelerde görev yapan kişilerin uzaklaştırılması gerektiğini belirledi. Ancak insan hakları örgütleri ve bazı siyasi oluşumlar belirlenen kategorilerin çok “muğlak ve geniş anlamlı” olduğu kanaatindeler.
  • ABD'nin Irak'ı işgalinin 10. yıldönümünde de ülke aradığı huzur ve istikrar ortamına kavuşabilmiş değil. 2014 yılında genel seçimlere gidecek ülkede 10 yılın ardından dengeler hâlâ fazlasıyla hassas görünüyor.
  • Libya'da devlet hizmetinin de dâhil olduğu tam vatandaşlık hakkına kimler sahip olacak? Bugünlerde Libya bu soruya cevap arıyor. Sorunun cevabını ararken ise Kaddafi sonrası Libya kendi geçmişiyle ve eski rejimin aktörleriyle hesaplaşıyor ve bazı gruplar bu hesaplaşmanın siyasi rekabette ön safhaya geçmek için araçsallaştırıldığını iddia ediyor. Şu an Libya'nın gündemindeki en önemli konulardan birisi Kaddafi döneminde vazife almış önemli mevkilerdeki kişilerin yeni dönemde tasfiye edilmelerini öngören Siyasi Tecrit Yasasıdır. Bazı yorumcular bu yasayı Irak örneğinden yola çıkarak 2003 yılında gerçekleşen ABD'nin Irak'ı işgalinden sonra ortaya çıkan “Baassızlaştırma” hareketine benzetiyor. Milli Kongre'nin bu konuda görevlendirdiği bir komisyon bir yasa tasarısı hazırladı ve Kongre'ye sundu. Tasarı toplumun geneli tarafından olumlu karşılanmasına rağmen Kongre'yi oluşturan siyasi oluşumlar, tasarı üzerinde görüş ayrılıkları içindeler. Tasarı Kaddafi'nin 42 yıllık yönetimi döneminde ülkede idari, siyasi, ekonomik ve sosyal hayatın yozlaşmasından doğrudan sorumlu olan kişileri belirlemek için 36 görev kategorisi oluşturdu ve hangi vazifelerde görev yapan kişilerin uzaklaştırılması gerektiğini belirledi. Ancak insan hakları örgütleri ve bazı siyasi oluşumlar belirlenen kategorilerin çok “muğlak ve geniş anlamlı” olduğu kanaatindeler.
  • ABD'nin Irak'ı işgalinin 10. yıldönümünde de ülke aradığı huzur ve istikrar ortamına kavuşabilmiş değil. 2014 yılında genel seçimlere gidecek ülkede 10 yılın ardından dengeler hâlâ fazlasıyla hassas görünüyor.