Türkiye’nin Balkanlar Politikasının 100 Yılı

Türkiye halen Balkanlarda karşılıklı ekonomik çıkarlar, güvenlik iş birliği ve sosyal kalkınma gibi konuları merkeze alarak Balkan devlet ve toplumlarının tamamıyla çok yönlü, uzun soluklu ve samimi ilişkiler kurma ilkesiyle hareket ediyor. Siyasi ilişkilerde istikrarın korunmasına öncelik verirken ekonomik, sosyal ve kültürel alanlarda mevcut ilişkileri daha da derinleştirmenin yollarını arıyor.

Balkanlar, Türkiye’ye bitişik bölgelerden biri olmanın yanı sıra yüzyıllar boyunca Osmanlı’nın merkezi topraklarını teşkil etmesi bakımından Türkiye için manevi bir öneme de sahiptir. Peki Cumhuriyetin 100 yılı boyunca Türkiye, Balkanlara nasıl yaklaştı? Hangi öncelik ve amaçlarla hareket etti? Bölgeye dair izlenen politikalardaki değişim ve devamlılıkların sebepleri nelerdi? Aşağıda, Türkiye’nin Balkanlar politikasının 100 yıl boyunca geçirdiği evreleri dönemler halinde sunacak ve bugüne kadar ilerlediği çizgiyi takip edeceğiz.

Erken Cumhuriyet Dönemi (1923-1945): Ulusal Güvenlik Merkezli Yaklaşım

Cumhuriyet kurulduğunda Balkanlarda Yunanistan, Bulgaristan, Yugoslavya, Arnavutluk ve Romanya olmak üzere beş bağımsız devlet bulunuyordu. Yıllar süren savaşların ardından bu devletlerin ve Türkiye’nin her alanda yeniden yapılanmaya ihtiyacı vardı. Bulgaristan haricindeki bütün Balkan devletleri ve Türkiye, iç reformlara odaklanabilmek için bölgede statüko ve istikrarın korunmasından yanaydı. Ayrıca Boğazların ve Trakya’nın askerden arındırılmış olması yüzünden Türkiye, batıdan gelebilecek bir saldırıya karşı korunmasız durumdaydı; bu sebeple, Balkanlardaki komşularıyla ilişkilerin güçlendirilmesi ve tercihen uzun süreli bir anlaşma yoluyla kalıcı bir barış ortamının sağlanmasını arzu ediyordu.

Bu düşüncelerle Türkiye, Balkanlardaki eski toprakları üzerinde herhangi bir hak iddiasında bulunmadı. 1923-1925 arasında bütün Balkan ülkeleriyle diplomatik ilişkiler tesis ettiği gibi Arnavutluk, Bulgaristan ve Yugoslavya ile dostluk anlaşmaları imzaladı. Nüfus mübadelesinin uygulanması ve yeni Rum Ortodoks patriğinin seçimi gibi konularda yaşanan sorunların ardından Yunanistan’la ilişkiler de 1920’lerin sonlarından itibaren olumlu bir rotaya girdi. İki başbakanın karşılıklı ziyaretleri ve 1930-34 arasında bir dizi anlaşmanın imzalanmasıyla, Türkiye ve Yunanistan bölgede iki dost ülke haline geldi….

Devamını Kriter sitesinde okumak için tıklayın: Türkiye’nin Balkanlar Politikasının 100 Yılı

Etiketler: