Türkiye’den Oyun Değiştirici Angajman

Türkiye'ye terör yaftası yapıştırmaya çalışanların asıl gündemlerini, terör kardeşliklerini ve yapıştırmaya çalıştıkları yaftaları ellerinde patlattı.

Türkiye’nin terörle mücadelesi IŞİD ve PKK’ya yaptığı sınır ötesi ve ülke içi operasyonlarla yeni bir aşamaya girdi. Bu mücadele farklı aşamalarda farklı metotlarla zaten yürütülüyordu fakat tehdidin kabuk değiştirmesi ve önce IŞİD’in Suruç saldırısı ardından da PKK’nın asker ve polisimizi şehit etmesi suretiyle daha önceden bitirdiğini açıkladığı ateşkesi fiilen de bitmesi Türkiye’nin oyun planında değişiklikler yapmasına yol açtı. Bu değişikliklerin isabeti, müdahalenin başlamasıyla PKK’dan IŞİD’e, paralel örgütten savaş yanlısı “liberallere” kadar geniş bir kaos kitlesinin depresif ergen modunda terör yandaşlıklarında yeni bir aşamaya geçmesiyle tescillendi. Türkiye sadece sahada oyunu değiştirmedi aynı zamanda terör ve terör yandaşlarıyla ülkenin huzurunu isteyen kitle arasındaki perdeyi bir daha kapanmamak üzere kaldırdı. Barış laflarıyla ve kelime oyunlarıyla Türkiye’ye terör yaftası yapıştırmaya çalışanların asıl gündemlerini, terör kardeşliklerini ve yapıştırmaya çalıştıkları yaftaları ellerinde patlattı.

Türkiye PKK ile mücadeleyi on yıllardır IŞİD’le mücadeleyi ortaya çıktığı Nisan 2013’ten beri yürütüyordu. Sınır dışılar, hücre baskınları ve tutuklamalarla devam eden bu süreçte yeni bir aşamaya geçildi ve “önceliyici savunma” doktriniyle ulusal güvenlik önceliklerine paralel olarak daha büyük bir çatışmanın önüne geçmek için sınır ötesi operasyonlara başlamayı gerekli gördü. Hatırlayacaksınız daha önce de IŞİD’e karşı angajman kuralları çerçevesinde 3-4 kere obüslerle atış yapmıştı. Bu angajmanın farkı ise Türkiye’nin artık nokta müdahaleler yerine özellikle Cerablus-Azez hattında, yani IŞİD’in Türkiye sınırında kontrol ettiği tek hatta, IŞİD’i temizleyecek oyun değiştirici bir sürecin hayata koyulması oldu.

Bu hatta IŞİD’in temizlenmesiyle boşalacak alana sahada IŞİD’le en başından beri savaşan Suriyeli muhalif gruplar yerleşecek ve Türkiye’nin karadan ve havadan gerekli gördüğü zaman müdahaleleriyle bu bölge fiili bir güvenli bölgeye dönüşecek. Bu hattan IŞİD’in temizlenmesi, muhaliflerin Halep operasyonuna hız vermesi demek. Halep operasyonun başarılı olması, Esed rejiminin boynuna ilmek geçirilmesi demek. Bu hattın IŞİD’den temizlenmesi, PKK’nın kaostan istifade kuzey Suriye’ye yayılma hayallerinin suya düşmesi ve ABD desteğinin verdiği şımarıklıkla hız verdiği demografik mühendislik çabalarına darbe vurulması demek. Türkiye’nin o hattan IŞİD’i temizlemesi, IŞİD’in, terör kardeşi PKK’nın, terör ortağı Esed’in ve Türkiye’deki Esed şebbihalarının ve IŞİD teröründen ekmek yemeye çalışan çetelerin zarar görmesi demek. Yani Türkiye bu operasyonuyla bir taşla birkaç kuş vurma potansiyeline sahip.

Türkiye’nin PKK, IŞİD, DHKP-C, MLKP gibi terör örgütlerini kapsamlı bir şekilde ele alması, bu gruplar arasındaki bağlantı hakkındaki farkındalığına işaret ediyor. Terör sorununun kaynağına iniyor Türkiye. Reyhanlı bombacısı Mihraç Ural da korkuyla sıranın kendisine ne zaman geleceğini bekliyordur. Zira bu terör kardeşliğinin bir parçası da Esed’le terör grupları arasındaki bağlantılardan birisi olan Acilci şebbihalar.

[Akşam, 27 Temmuz 2015]

Etiketler: