Taha Özhan: “Amerika Bölgedeki Fay Hatlarını Tetikleyip Gitti’

SETA Başkanı Taha Özhan, Star gazetesinden Fadime Özkan’ın Ortadoğu’daki gelişmelere ilişkin sorularını yanıtladı. Özhan’a göre “gelişmeler hayra alamet değil”.

Röportaj: Fadime ÖZKAN

Bu coğrafyada insanlar çok, çok uzun zamandır rahat huzur yüzü görmüyorlar ve fakat Amerika’nın Irak’ı işgaliyle çok büyük acılar yaşanmasından sonra şimdi de Amerika’nın Irak’tan nihayet çıkıp gitmesiyle beliren alametler de pek hayra alamet gibi görünmüyor. Ne oluyor? Amerika’nın Irak işgali çok önemli, bunu biz SETA olarak hem Türkiye’den hem bölgeden ilk inceleyen kurumuz. Irak işgaline dair Washington, Londra merkezli onlarca kitap analiz çıkmıştır ama maalesef ki bu coğrafyadan çok fazla bir değerlendirme yapılamamıştır.

Neden yapılamamıştır, asıl felaket burada, bu bölgede yaşandı hâlbuki? Kolaycı tercüme kültürü diyelim. Nasılsa sizin adınıza birileri başka bir dilde – genelde İngilizce, bunu yapıyor. Siz de bir tercüme maliyetine bunu edinmiş oluyorsunuz. Fakat tercüme maliyeti ne kadar azsa da sosyal ve siyasi maliyeti de o kadar yüksek oluyor bunun. Başkalarının koordinatlarına göre analiz edilmiş bir durumu, siz bu coğrafyada, Ankara’da Bağdat’ta tüketmek zorunda kalıyorsunuz. Biz biraz da bunu kırmaya matuf olarak bir yıla yakin süren bir çalışmanın ardından 2006’da Irak raporumuzu yayınladık. Bugünlerde yayınladığımız analizlerde de çoğu zaman o çalışmadan alıntı yapmak zorunda kalıyoruz ki o raporun tezi, Irak işgalinde Amerika’nın kaybetmeyeceği tezidir. Böyle de olmuştur. Genel değerlendirme bu işgalin sonuç olarak başarısızlıkla sonuçlandığı yönünde? Çok naif, liberal bir perspektifle baktığınızda savaşta ölen Amerikan askerleri, Amerika’nın itibarının zedelenmesi, ekonomik fatura, Bush yönetiminin başarısız olması, Irak’ı işgal etse bile Amerikan hakimiyetinin kurulamaması gibi nedenler görürsünüz. Bunlar yanlış değildir ama bunlardan daha vahim olan, Irak işgaliyle beraber bölgemizde sosyal siyasal fay hatlarının hareketlendirilmesidir. Mesele budur. Bugün de ABD’nin çekilmesiyle beraber etnik mezhepçi fay hatlarının ne kadar tehlikeli birer siyasal tsunami olduğunu, nerede, ne zaman, ne ölçekte bir felakete yol açacağının bilinemez olduğunu görüyoruz.

IRAK İŞGALİNİN HAYIRLI SONUÇLARI
Ama yaklaştığını sezebiliyoruz?

Onu da bilmiyoruz. Bir şey olmayabilir de ama kırılmaların yaşandığını biliyoruz. Bu işin şer kısmı. Amerika’nın işgali hayra vesile olacak bazı kırılmalara da yaradı. O da şu: Bölgede “Camp David düzeni” içinde 30 yıldır birikmiş olan negatif enerji Amerikan işgaliyle beraber harekete geçti. Bu negatif enerji birçok ülkede insanları “yeter artık” noktasına getirdi ve sosyal alanda ciddi bir katalizör görevi gördü. Amerikan işgali üzerinden bütün Ortadoğu ve Kuzey Afrika hareketlendi.

Türkiye’de de böyle bir karşılığı oldu mu?

Türkiye, Irak işgaliyle birlikte hiç olmadığı kadar dış politikasında hareketlendi. Tezkerenin reddiyle başlayan süreçte Türkiye hem itibar kazandı, hem felaketin bir parçası olmadı. Felaketin parçası olmamak için olumlu adımlar atması, vizyoner olması gerekti. Cumhuriyet tarihinde bir ilk olacak şekilde, Komşu Ülkeler Konferansı düzenlemeye başladı. Halbuki bu komşuların tamamıyla Türkiye’nin çok ciddi sorunları vardı. Ama Türkiye bunların hepsini belli bir dönem paranteze alarak, sıfır sorun perspektifi içinde iyi ilişkiler içinde oldu. Resmi düzeyde de kalmadı çünkü birçok devlet dışı sivil akt&o

Etiketler: