Göçün Siyaseti ve Seçimsiz Dönem

Önümüzdeki dönemde seçimsiz dört yıl var. Seçim yılı yaklaştıkça, sonuçlara etki eden konuların çözümü zorlaşır. Dolayısıyla, siyasetin en önemli gündemlerinden biri sığınmacı soruna çözüm arayışları olmalıdır. Bu sorunun insani ve rasyonel zeminde, farklı çözüm arayışlarını konuşmak ve tartışmak gerekir. Çözümü değil, siyasetini konuştuğunuzda sahadaki gerçeklik ikinci planda kalır.

Devamı
Göçün Siyaseti ve Seçimsiz Dönem
quot Sen de Haklısın quot Göçmenler Konusunda Kim Haklı

"Sen de Haklısın": Göçmenler Konusunda Kim Haklı?

Gelinen noktada, devletin Suriyeli göçmenlere insanî bakışında bir değişiklik olmasa da başta "güvenlik" sorunu olmak üzere Türkiye'nin geleceğine yönelik risklerin varlığını bertaraf etme adına Suriyeli göçmenlerin "güvenli ve gönüllü geri dönüşü" için devlet çeşitli hazırlıklar yapıyor.

Devamı

Bahar Kalkanı Harekatı'nın 5 Mart (2020) Mutabakatı ile neticelenmesinin ardından Suriye sahasında herhangi bir toprak değişimi yaşanmadı. Sahanın yanı sıra diplomaside de henüz belirgin bir değişim olmasa da Türkiye ile rejim arasında 'normalleşme' olarak anılan bir süreç işletildi. Özellikle Türkiye'deki seçimler öncesinde bir anlamda hızlandırılan diplomasi trafiğinden bugüne değin somut bir gelişme çıkmadı. Geçtiğimiz hafta Beşar Esed'in Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yönelik "Bizim amacımız Suriye topraklarından çekilmeleri, Erdoğan'ın amacı ise Türkiye'nin Suriye'deki işgalini meşrulaştırmak, bu nedenle Erdoğan'ın koşulları altında, bir görüşme yapılamaz, ben ve Erdoğan neden buluşalım? Meşrubat içmek için mi?" açıklamaları 'normalleşme' sürecine dair soru işaretlerini artırdı. Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler'in son açıklamalarına bakıldığında ise Türkiye'nin görüşmelere hala bir şans vermek istediği görülüyor. Bu nedenle istikamet, uzlaşmacı bir tavırdan yana görünüyor.

Son yıllarda ekonomik sorunlar ve dezenformasyon başta olmak üzere çeşitli etkenlerin de tetiklemesi neticesinde yabancıları odak alan tartışmalar siyasette yoğunluk kazandı. Öyle ki bu konu, muhalefetin siyasi öncelik listesinde gün geçtikçe yükseldi. Örneğin 2018 seçimlerinde göçmen sorunu yalnızca tali bir konuydu. Ancak 2023 seçimlerinde muhalefetin seçim strateji ve söylemindeki sacayaklarından biri haline geldi.

Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) bünyesinde hazırlanan Kriter dergisinin 83. sayısı raflarda yerini aldı.

Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) bünyesinde hazırlanan Kriter dergisinin 80. sayısı raflarda yerini aldı.

Kriter'in Nisan Sayısı Çıktı: Yüzyılın Seçimi

Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) bünyesinde hazırlanan Kriter dergisinin 78. sayısı raflarda yerini aldı.

Devamı
Kriter'in Nisan Sayısı Çıktı Yüzyılın Seçimi
Şam İle Neyin Görüşüleceğinin Bir Zemini Olmadan Diyalog Tartışması Anlamsız

Şam İle Neyin Görüşüleceğinin Bir Zemini Olmadan Diyalog Tartışması Anlamsız

SETA Genel Koordinatörü Burhanettin Duran, Suriye meselesinde Şam ile diyalog tartışmaları üzerine değerlendirmelerde bulundu.

Devamı

Kamuoyunda toptan 'mülteci meselesi' olarak ele alınan konu çok boyutlu. Sığınmacıları, yasadışı göçmenleri, izinle ülkemizde yaşayanları ve hatta turizm için gelenleri de içeriyor.

Türkiye'nin gönüllü geri dönüş girişimleri, diğer aktörlerin desteğiyle krizin insani boyutunun ve diğer boyutlarının kalıcı çözümü açısından da önemli bir aşama olacak.

Sığınmacılar ve yasadışı göç tüm dünyanın ve Türkiye'nin sıcak meselesi. Bu mesele giderek kimlik ve değerler anlamında demokrasimizi en fazla etkileyecek bir mecraya dönüşüyor.

SETA Dış Politika Araştırmacısı ve Kriter Dergisi Yayın Yönetmeni Ferhat Pirinççi, Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından duyurulan Suriyeli mültecilerin geri gönderilmesi ile iligili projeyi değerlendirdi.

Son haftalarda ülkemizde yaşayan Suriyeli sığınmacılar ve düzensiz göç konuları yeniden öne çıktı. Afganistan, Pakistan, İran, Irak ve bazı Afrika ülkelerinden gelen düzensiz göçmenlerle ilgili iktidar ve muhalefetin yaklaşımı temelde benzer: 'Sınırların titizlikle korunması ve illegal göçün engellenmesi.'

SETA Genel Koordinatörü Burhanettin Duran, son günlerde gündeme gelen Suriyeli sığınmacılar konusundaki tartışmalar üzerine değerlendirmelerde bulundu.

İklim Değişikliği ve Göç başlıklı özel sayımız, iklim değişikliği konusunda yenileyici ve alarm farkındalığı yaratan yeni bir perspektifi sunmayı hedeflemektedir. Aynı zamanda, küresel ve yöresel bir açıdan göce bakarak, insanların göç etmesini zorlayan dinamiklerini belirlemeye çalışmaktadır.

SETA’nın gelenek haline gelen SETA Yıllığı bu sene de Türkiye’yi ilgilendiren bütün meselelere dair geniş bir perspektif sunuyor ve tecrübe edilen gelişmeleri; iç siyaset, dış politika, güvenlik, savunma, göç, hukuk, ekonomi ve enerji alanlarında gündem oluşturmuş kritik konuları bir araya getirerek analiz ediyor.

SETA Genel Koordinatörü Duran, Türkiye'nin Avrupalı ve Amerikalıların hataları sonucu göçmen kampı olacak bir yer olmadığının altını çizerek ‘Ama hiçbir insani kaygı gütmeksizin insanları şiddetle denize atan yaklaşımla davranması beklenemez.’ dedi.

Konuya rasyonel ve sağduyulu yaklaşmak zorundayız. Sığınmacılara nasıl yaklaştığımız yarının Türkiye'sini belirleyecek. Yabancı karşıtlığı zehrini bu topraklara ekmemek için hep birlikte teyakkuz halinde olmalıyız. Kitlesel linci kışkırtanlar ülkemizin aleyhine çalışan çevrelerdir.