Büyümede Tarihi Geri Dönüş

Ekonomi, yılın ikinci çeyreğinde yüzde 21.7 büyüdü. Kademeli normalleşme ile birlikte hizmetler sektörü canlandı. İhracat rakamları oldukça iyi seyrediyor. Sanayi cephesinde de öncü göstergeler olumlu. 2021 sonunda % 8-9 yakalanır

Devamı
Büyümede Tarihi Geri Dönüş
Enflasyonun Yapısal Tarafı

Enflasyonun Yapısal Tarafı

Enflasyona sadece parasal bir mesele olarak bakmanın, hedefi tutturmada başarı sağlamadığını son 10 yılda defalarca gördük. İklim değişikliği, enflasyon için tehdit oluştururken, kuraklık gıda enflasyonunu küresel ölçekte artırıyor

Devamı

Merkez Bankası’ndan faizleri yüzde 19’un üzerine çıkarmasını bekleyen yoktu. Şimdi TL’de yaşanan son değer kayıplarının bu senaryoyu değiştirip değiştirmeyeceği meselesi kritik

Kur artışı ve kredi büyümesinden kaynaklanan enflasyon tehdidi azaldı. Bakır ve diğer birçok emtianın fiyatı da artış trendinde. Şirketlerin üretim maliyeti artarken bir yandan da bu alana destek politikalarının geliştirilmesi gerekiyor

Koruma kalkanı vazifesi görmek için TCMB’nin faizleri önden artırmayı tercih ettiği anlaşılıyor. İlerleyen aylarda TCMB’nin piyasalardan gelebilecek faiz baskısına daha güçlü direnç göstermesini bekleyebiliriz

Merkez Bankası Başkanı Ağbal’ın sunumu 2021’de para politikasının rotasını belirledi. TCMB’nin para politikasındaki değişimleri kademeli ve zamanında gerçekleştireceğinin sinyallerini aldık

Merkez'den Yeni Hamle

100 yılda bir yaşanacak küresel fırtınanın ortasında attığı adımlarla ekonomide toparlanmayı sağlayan Merkez Bankası, enflasyonu ve finansal istikrarı gözeterek ağustosun ortasında sıkılaşmayı başlattı

Devamı
Merkez'den Yeni Hamle
Değişen Koşullarda Değişen Politikalar

Değişen Koşullarda Değişen Politikalar

Son haftalarda açıklanan veriler ve yaşanan gelişmelerden sonra atılmaya başlanan adımlar, ekonomide dengeyi korumayı amaçlıyor. Yaşanan şoklar karşısında devreye sokulan politikaların ilelebet sürdürülmesi fayda sağlamayabilir

Devamı

Altının ons fiyatı dünyadaki belirsizlikler ve salgın nedeniyle 1.900 doları geçti. Peki yükseliş duracak mı? Salgının ikinci dalgasına dair endişeler azalınca ve ekonomilerdeki toparlanma emareleri güçlendikçe altına talep düşmeye başlar

Her ülkeye aynı reçete öneren, tek tip uygulamalarla birçoğunu krize sokan IMF adeta günah çıkarıyor. Başkan Georgieva, “Eski alışkanlıkları tekrarlamayacağız” dedi

Merkez Bankası’nın enflasyona bağlı olarak politika faiziyle ilgili ciddi kararlarını yılın ikinci yarısında alması daha muhtemel. Beklenen enflasyonun gerçekleşmesi durumunda yıl sonunda ‘makul reel faize’ ulaşılacağı düşünülüyor

Merkez Bankasının eline geçen fırsatı iyi bir şekilde değerlendirerek faizi "düşürebildiği kadar düşürmesi" gerçekten takdire şayandır. Dolar kurunun bu süreçte oldukça stabil bir seyir izlemesi ise bu faiz indirimlerinin ne kadar "doğru" olduğunun şık bir göstergesidir.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), politika faizini yüzde 19.75'ten 16.50'ye indirdi. Enflasyondaki düşüşün TCMB'nin tahmin ettiğinden daha hızlı seviyelerde ilerlemesi, faiz indiriminin önünü açan ana etmen.

Türkiye ekonomisinin yılın üçüncü çeyreğinde küçülmeyi durduracağını veya büyümeye başlayacağını, son çeyrekte ise göreceli olarak güçlü bir büyüme sağlayacağı söylenebilir. Türkiye 2018'deki kur krizinin yaralarını 2019'da sarıp 2020'de orta/uzun vadeli büyüme trendine az veya çok dönecek gibi duruyor.

Geçen sene bu zamanlar yaşadığımız kur krizi enflasyon oranının sadece iki ay (Ağustos-Ekim) içinde yüzde 25 düzeyine kadar yükselmesine neden olmuştu. Daha sonra ise yine iki ay (Ekim-Aralık) içinde enflasyonun yüzde 20 düzeyine kadar gerilediğine şahitlik ettik. Bu yılın ilk dört ayında görece yatay bir seyir izleyerek toplamda 0,85 puan gerileyen enflasyon oranı, son iki ay içerisinde 3,8 puan daha düşerek yüzde 19,5'ten 15,7'ye kadar geriledi.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'ndan (TCMB) gelen 425 baz puanlık cesur faiz indirimi, piyasalarda şok etkisi yaratmadı. Kur, tahvil faizi ve borsa gibi finansal göstergeler olağan seyrini sürdürdü..

Görünen o ki ABD, Türkiye ile ilgili siyasi hedeflerini gerçekleştirebilme noktasında finansı ve doları bir silah olarak kullanmaya çalışıyor ve artık bunu gizleme gereği de duymuyor.

Başta Çin, Brezilya ve Rusya olmak üzere birçok gelişmekte olan ülke kredi derecelendirmelerinde negatif ayrımcılığa maruz kaldıklarını düşünüyorlar.

Yeni dönemde ekonomi kurumları yapılandırılırken, başta Merkez Bankası olmak üzere ekonomi kurumların kullandığı araçlarda da değişiklik şart gözüküyor.

Bu analizin amacı Türkiye’nin 2000’li yıllarda uyguladığı para politikasını eleştirel bir bakış açısıyla irdelemektir.

Türkiye, Hangzhou Zirvesi'nde de G20'ye zengin katkı sunmaya hazır...