Kamusal Alan Neresidir?

|
Türkiye'deki Cumhurbaşkanlığı seçimleri kamusal alan tartışmalarını tekrar alevlendirecek gibi görünüyor. Tıpkı üniversiteler de olduğu gibi burada da başörtüsü yasağının devam etmesi gerektiğini savunanlar var. Bu yasağı da ideolojik ön kabullerine dayalı biçimde kendilerine göre tanımladıkları bir kamusal alan anlayışı ile meşrulaştırmaya çalışıyorlar. Kamusal alanı homojonleştiren, devletleştiren ve resmileştiren bu yaklaşım siyasi ve sosyal gerilimlere yol açıyor. Türkiye'de “kamusal alan” tartışmaları, sosyolojik ve felsefi zeminden çok siyasi ve konjonktürel değişkenlerin gölgesinde yapıldığı için sağlıklı biçimde yürütülemiyor. İşte bu nedenle Vahap Coşkun'un bu sütünlarda (23.08.2007) belirttiği gibi, Türkiye'deki tartışma biçimiyle kamusal alan kavramı bir çözüm imkanı sunmaktan uzak görünüyor. Kamusal alanın nasıl ve hangi şartlarda ortaya çıktığı, nasıl tanımlandığı, sınırlarının kim tarafından ne ölçüde belirlendiği ve bu alana müdahil aktörlerin kimler olduğunun tarihsel ve toplumsal analizi ile güncele yansıma biçimlerinin değerlendirilmesi rasyonel aslında tartışmaları gerektirir.