Artık kıyasıya seçim rekabetinin getirdiği gerilimleri, polemikleri, anketleri ve hatta tahminleri bir kenara bırakarak sandığa gitme zamanı.
14 Mayıs seçimleri yalnız Türkiye'de değil neredeyse tüm dünyada büyük bir ilgiyle takip ediliyor. Türkiye'nin yakın siyasi tarihinin en kritik seçimi olduğu yorumları yapılıyor. Bu seçimlerin bu kadar büyük bir ilgi toplamasında öncelikle iki cumhurbaşkanı adayı, Tayyip Erdoğan ve Kemal Kılıçdaroğlu arasında kıyasıya bir yarışın yaşanmasının payı çok. Bu heyecanı yüksek demokratik rekabet doğal olarak yüksek reyting alıyor.
Muharrem İnce'nin kaset şantajından sonra dün adaylıktan çekilmesi demokratik yarışlarda görülebilecek normal bir olay değil.
26 parti 9 Nisan'da milletvekili aday listelerini YSK'ya sundu. Her seçimde listeler eleştirilir. Bu defa da farklı değil. Parti genel merkezleri listeleri birçok denklemi hesap ederek zorlu hesaplamalarla oluşturuyor. Yerel beklentilerin tam karşılanamaması ve bazı kırgınlıkların olması kaçınılmaz.
14 Mayıs seçimleri için cumhurbaşkanı aday listesi dün kesinleşti. 4 adaydan Cumhurbaşkanı Erdoğan, 43 günlük propaganda döneminin başladığı gün, Gaziantep- Kilis afet konutlarının temelini atmak için deprem bölgesindeydi. Millet İttifakı adayı Kılıçdaroğlu, eski cumhurbaşkanlarından A.Necdet Sezer'den sonra A.Gül ile görüşerek sofrayı genişletme gayretindeydi.