Sahadan Güç Kazanan Diplomasi ve Irak

|
Türkiye’nin terörle mücadelesinde sınır ötesi askeri harekâtlar bağlamında yeni bir dönem başlıyor. Özellikle Cumhurbaşkanı Recep …
  • Terörle Mücadelenin Irak Safhası
  • Hakan Fidan dışişleri bakanı görevine geldikten sonra ilk ziyaretini Irak’a gerçekleştirmiştir. Dışişleri Bakanı Fidan görevinin henüz bir yılını tamamlamadan Irak Ulusal Güvenlik Konseyi tarafından PKK’nın yasaklı örgüt olarak listelenmesini sağlamış ve ortak mücadeleye ilişkin önemli mesafe katetmiştir. Terörle mücadelenin yanı sıra Türkiye’nin Irak ile birlikte hayata geçirmeyi planladığı Kalkınma Yolu Projesi de bu noktada akılda tutulabilir. MİT başkanı olduğu dönemden itibaren Irak’ın siyasi, güvenlik ve diplomatik isimleriyle yakın ilişkilere sahip olan Fidan dışişleri bakanı olarak da çok kısa sürede Irak sahasında özellikle Türkiye’nin PKK terörüyle mücadelesine katalizör etkisi gösterecek hamleleri birbiri ardına gerçekleştiriyor. Kapsamlı askeri operasyon ve Irak güvenlik güçleriyle koordinasyon hedefinin de bu noktada zirveyi temsil ettiği söylenebilir. Bu çerçevede Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler ve MİT Başkanı İbrahim Kalın’ın son Irak ziyaretini, Güvenlik Mekanizması Görüşmesini ve ortak bildirinin sonuçlarını uzmanlara sorduk.
  • Perşembe günü Bağdat'ta gerçekleşen Türkiye-Irak güvenlik zirvesinden sonra yayımlanan ortak sonuç bildirgesi ile iki ülke arasında yeni bir dönemin kapıları açıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ramazan sonrası Irak'a ziyareti ile ikili ilişkilerde "bir sıçrama" sağlanacağının vurgulandığı bildirgede ilişkilerin tüm yönleriyle "stratejik bir çerçeveye" oturtulmasına karar verildi. Bu amaçla terörle mücadele, ticaret, tarım, enerji, su, sağlık ve ulaştırma alanlarında Ortak Daimî Komiteler ihdas ediliyor. Daha önemlisi, PKK'nın Türkiye ve Irak için ortak güvenlik tehdidi olduğunda uzlaşılarak Irak Ulusal Güvenlik Konseyi bu örgütü "yasaklı örgüt" olarak nitelemekte. Bu noktaya gelinmesi için geçtiğimiz aylarda Dışişleri Bakanı Fidan, MİT Başkanı Kalın ve Milli Savunma Bakanı Güler, Iraklı muhataplarıyla yoğun bir çalışma temposu yürüttü. PKK ile mücadele için uzun yıllardır Ankara, Bağdat ile görüşüyor. Geçmişte birçok kez uzlaşmaya varılmıştı. Bu defa PKK ile mücadelede ve ikili işbirliklerinde yeni bir dönem olarak nitelenecek farklı hususun ne olduğu sorusu akla geliyor.

Bu Konuda Daha Fazla :

  • Türkiye'nin gündemi Aralık ayından bu yana üç kulvarı takip etti: seçim, ekonomi ve terör. Seçim ve ekonomi vatandaşlar arasında farklı görüşlerin seslendirilmesini teşvik etmiş olsa da üzerinde uzlaşı olan konu terörün başının ezilmesi. Bu konuda vatanı ve devleti benliğinde hissedenler arasında bir tereddüt yok. Nitekim "güvenlikte maliyetin önemsiz olduğu" gerçeği dikkate alınırsa terör ve diğer güvenlik tehditlerinin ihmal edilmesi söz konusu olamaz.

  • 2023 yılı boyunca Türkiye, geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi terör örgütünün faaliyetlerine son vermek ve örgüt varlığını temizlemek için kararlılık gösterdi. Fakat terörist ve terörizmle mücadelenin, salt güvenlik mekanizmaları veya askeri irade göstererek başarıya ulaşması mümkün gözükmemektedir. Bu bağlamda terör örgütünün nüfuz alanı elde ettiği çevre ülkeler ve buradaki yerel aktörler ile hassas bölge politikalarının güdülmesi elzem hale gelmiştir. Bu nedenle Irak ve Suriye, Türkiye'nin terörle mücadele resminde önemli bir konumu işgal etmektedir.

  • ABD’nin 11 Eylül saldırılarından sonra Afganistan’ı ve Irak’ı işgal ettiği, Türkiye’nin ise sadece terör örgütüyle mücadele şiarını ön plana çıkardığının altı çizilmeli

  • PKK tarafından 1 Ekim'de Ankara'da gerçekleştirilen terör saldırısı, Türkiye'nin terörle mücadele politikaları ve bölgedeki stratejik angajmanları açısından önemli bir dönüm noktası olma potansiyeline sahiptir. Türkiye son yıllarda proaktif bir terörle mücadele stratejisi izleyerek askeri ve istihbarat kaynaklarını Irak ve Suriye'de aktif bir şekilde konuşlandırdı. Bu yaklaşım PKK'nın Türkiye içindeki siyasi ve askeri etkisini başarılı bir şekilde azaltmış ve genel faaliyetlerini en aza indirmiştir. Bu bağlamda örgütün yeni saldırı teknikleri ve eylem kalıplarıyla uyum sağlama çabaları büyük ölçüde başarısız olmuştur.

  • Dışişleri bakanı olarak göreve getirilmesiyle kamuoyunun dikkat kesildiği isimler arasında en üst sırada yerini alan Hakan Fidan’ın göreve başladıktan sonra en kapsamlı ziyaretini Irak’a gerçekleştirmesi şaşırtıcı olmadı. Fidan, Irak cumhurbaşkanından parti veya ittifak liderlerine değin kamuoyuna yansıyan çok sayıda görüşme gerçekleştirdi. Bu durum Bakan Fidan’ın MİT başkanlığı döneminden beri Irak sahasına ne denli hakim olduğunun göstergesi olarak değerlendirilebilir. Kamuoyu önünde ilk kez görüntülense de Iraklı aktörlerle olan samimi pozları farklı bir Fidan’a işaret ediyor. Dışişleri bakanlığı vazifesine hızlı başlayan Fidan’ın Irak ziyaretinin anlam ve önemini uzmanlara sorduk ve ayrıca uzmanlar rehberliğinde Türkiye-Irak ilişkilerinin dosya başı konularının cevaplarını aradık.