Analiz: Körfez Ülkelerinin Ortadoğu Politikası ve Arap Baharına Bakışları

Analizde, Körfez ülkelerinin izlediği Ortadoğu siyasetinin temel parametreleri ve bu parametrelerin bölge yeniden şekillenirken ne yönde etkilendiği üzerinde duruluyor.

Devamı
Analiz Körfez Ülkelerinin Ortadoğu Politikası ve Arap Baharına Bakışları
Kitap Arap Devrimleri Değişim ve Süreklilik

Kitap: Arap Devrimleri | Değişim ve Süreklilik

Kitapta değişim ve dönüşüm sürecinin on yıllık muhasebesi yapılarak Arap devrimlerinin bölgesel ve küresel etkileri üzerinde durulmaktadır. Arap devrimlerinin tanıkları diyebileceğimiz yazar, akademisyen ve siyasetçiler birer makaleyle bu kitaba katkıda bulunmakta ve Arap devrimlerini farklı açılardan yorumlayarak tartışmaktadır.

Devamı

Suudi Arabistan ile BAE ayrışmasının daha fazla gün yüzüne çıktığı şu günlerde Katar ile Mısır arasındaki yumuşama Doha'nın pragmatizmi ve Kahire'nin bölge siyasetindeki potansiyeli ile birleşmesine olanak sağlaması durumunda Ortadoğu'da yeni gelişmelere kapı aralayabilir.

Bu analizde Barack Obama ve Donald Trump dönemlerinde ABD ile Körfez ülkeleri arasındaki ikili ilişkile kıyaslanmakta, sözü geçen ilişki dinamiği ABD’nin stratejik vizyonu, bölgesel düzen ve stratejik materyal etkileşim boyutları üzerinden değerlendirilmektedir.

İran'da güçlü bir kraliyete karşı başarıya ulaşan devrim Ortadoğu bölgesinde yeni bir dönemin de başlangıcı sayılır..

Katar dış politikası ile ilgili ilginç kararlar vermeye devam ediyor.

Riyad’ın Çıkmazları

Filistin davasına sahip çıkma meselesinin bölgede İran tarafından domine edilmesine fırsat tanımak, Muhammed bin Selman için menfi sonuçlar doğurabilir. İsrail ile işbirliği yaparak bölgesel düzen kurmak ve Riyad’ı bu düzenin kurucu aktörü haline getirmek, çıkışları kapalı karanlık bir tünelde yol almaya benzer.

Devamı
Riyad ın Çıkmazları
İsrail in Körfez Hamlesi

İsrail’in Körfez Hamlesi

İsrail yönetimi Arap ülkeler nezdinde diplomatik görüşmeleri sıklaştırdı. Bu anlamda Körfez ülkeleri ile kurduğu ilişki dikkat çekici.

Devamı

Hiçbir somut başarı hikayesi olmayan Veliaht Selman’ın adının sürekli olarak kriz ve kaoslarla anılması sadece şahsına yazılamaz. Kaşıkçı cinayeti başta olmak üzere yapılan tüm eylemlerde aynı zamanda ABD, Birleşik Arap Emirlikleri ve İsrail’in katkısının olduğu ve eşdeğer sorumluluklarının bulunduğunun altı çizilmelidir.

Arap Birliği, son yıllarda birçok bölgesel konuda gösterdiği başarısız performanstan dolayı Arap kamuoyunda saygınlığını kaybetmiş durumda.

Eğer yeni dönemin güvenlik eksenleri Arap-Fars ve Türk-Kürt çatışmaları üzerinden kurulmak isteniyorsa bölge ülkelerinin yeniden bir değerlendirme yapmaları ve geri dönülemeyecek adımlar atmamaları elzemdir. Bu da İran’ın başta Suriye’de olmak üzere kendisine çeki düzen vermesi ve aşırılıklarını törpülemeyi birincil görev olarak addetmesinden geçmektedir.

Bugün İran'ın Ortadoğu'daki etkisi bir nüfuzdan çok daha öteye geçmiştir. Son bir kaç yıl içinde Şii nüfusun silahlı milis kuvvetlere dönüşüne tanık olduk.

Tek tipleştirilmiş, siyasi iddiaları ve beklentileri olmayan renksiz ve kokusuz bir İslam anlayışı bölgenin tamamına dayatılmaya çalışılmak istenmektedir.

Katar krizi nereden çıktı? Katar bu ablukaya karşı direnebilecek mi? Bu restleşmeden kim kazançlı çıkacak?

Devlet ile toplum arasında yaşanan ayrışmalar, kraliyet ailelerinde torunlar döneminin başlaması ve bölgesel politikalarda sergilenen farklı duruşlar Körfez ülkelerinin temel problemleri.

Körfez ülkeleri arasında krizlerin sık sık yaşanmaya başlaması mikro milliyetçiliklerin yükselişe geçmesine de neden olacaktır.

Petrol gelirlerine önemli ölçüde bağımlı olan Kuveyt ekonomisi, gelecek nesillerin refahı için ekonomiyi dönüştürmek gerektiğinin artık farkında…

Rakka ve Menbiç hedefi Suriye'de Türkiye'nin kendi politikasındaki ısrarını gösteriyor.

Bölge ülkeleri bağımsız politikalar ürettikçe rahatsız edici bulunuyor ve bir anlamda onlara ayar verilmek isteniyor. S. Arabistan'ın kadın hakları sorunu hatırlanıyor. Türkiye için ise "basın özgürlüğü" sopası sürekli gündemde tutuluyor.

ABD- Suud ilişkilerindeki yapısal ayrışma Obama döneminde yerleşik hal aldı. Bu da Arap isyanlarını yönetemeyen Obama'nın ana ilgisini Ortadoğu'dan çekmesiyle irtibatlı.

KİK'in kararı ve Suud'un artan ekonomik baskısı Lübnan hükümetini Hizbullah'ı sınırlandırmaya itebilir mi? Buna ihtimal vermek çok zor.