Rusya’nın Derdi ne?

|
Son bir kaç yıldır Türkiye’nin dış politikadaki temel eğilimlerinden birisi hem ABD ve Avrupa hem de Rusya ile ilişkisini ideolojik …
  • Türkiye ilgili ateşkes anlaşmasını bir fırsata çevirerek M4 ve M5'in kuzeyindeki sahada bir güvenli bölge oluşturacak şekilde alan hakimiyeti oluşturup burada ateşkesi tehdit edebilecek radikal yapıları elimine edecek şekilde bir hareket tarz benimsemeli. Askeri açıdan da Rusya, İran ve rejimi caydıracak şekilde varlığını sürdürmeli.
  • Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfının Ankara Ofisi'nde "İdlib Krizi ve Suriye Savaşı'nın Değişen Yönü" konulu panel düzenlendi.
  • Diplomaside son kademe hala bir ihtimal olarak duruyorsa da Ankara, sahadaki kararlılığını gösteriyor. Şubat sonuna kadar verilen mühlet beklenirken sahadaki tahkimat ve hazırlıklar devam ediyor. 10 bini aşkın asker ve kapsamlı bir operasyon için gerekli her tür teçhizatı İdlib'e sevk edildi. Sahada küçük çaplı, taktik operasyonlar başladı bile.

Bu Konuda Daha Fazla :

  • Şurası net: Esad rejiminin saldırıları Türk ordusuna daha fazla kayıp verdirme hedefi güdüyor. Türk ordusunun orantılı şekilde misilleme yapmasını da çok umursamıyor. Hatta yüzbinlerce insanı katleden bir rejim olarak, çok sayıda askerini de gözden çıkarabilir. Şam'a daha ağır bir mesajın verilmesi gerekiyor.

  • İlib'e büyük sevkıyat yapıldı. Artık buradan dönüş olmayacak gibi. Türkiye ile Rusya İdlib'in kaderini sahada belirleyecek. Bu askeri sevkıyatı daha önce Suriye'de yaptığımız üç müdahaleyle karıştırmamak lazım. Bu sefer mücadele muharebeler biçiminde geçmeyebilir. Onun yerine müsademe ve cepheleşmeler şeklinde geçebilir. Yani genel bir gerilim zaman zaman küçük çaplı sıcak çatışmalara evrilip bir tırmandırma mantığı çerçevesinde ilerleyecektir. Çünkü anlaşıldığı kadarıyla her iki taraf da alan markajı yöntemini kullanacak.

  • Erdoğan ve Putin'in liderlik inisiyatifleriyle ulaşılan İdlib mutabakatı dünya başkentlerinde memnuniyetle karşılandı. Rus-Esed güçlerinin İdlib operasyonundan vazgeçmesi beklenmiyordu. Mutabakatla insani bir felaket ve yeni bir mülteci akını önlendi. Bunun Türkiye'nin diplomatik bir başarısı olduğu aşikâr.

  • Erdoğan, Türkiye'nin İdlib'de olma kararlılığını 'Bizi Suriye halkı davet etti, Şu anda kimse orada İdlib'de ellerinde Rus bayrakları ile dolaşmıyor, ABD bayrakları ile dolaşmıyor, Alman ya da Fransız bayrakları ile dolaşmıyor. Türk bayrakları ile dolaşıyor.' cümleleriyle sergiledi.

  • SETA Stratejik Araştırmalar Uzmanı Dr. Veysel Kurt, "Rusya ve İran, Esed iktidarına yeniden meşruiyet kazandırmak istiyor. Bu yüzden İdlib üzerinden bir zafer ilan etme planı kendileri için hayati bir anlam taşıyor.'' dedi.