Türkiye’de siyasi liderlik oldukça önem arz etmektedir. Demokrasinin bir gereği olarak farklı siyasi partilerin politika ürettiği bu ülkede siyaset, lider odaklıdır. Vizyonu ile lider; siyaset biçimini belirler, toplumu dönüştürür, demokratik kültürün yerleşmesine katkıda bulunur.
CHP-HDP ittifakı Türkiye'yi nereye götürmek istiyor? Bu ittifakın geleceği var mıdır? Bu ittifak, CHP'nin 2023 seçimlerini kazanması için yeterli midir? İYİ Parti ile ittifak yapan CHP, HDP ile de ittifak yaparsa iktidar olma ihtimalini artırır mı?
Türkiye'de siyasi liderlikle; liderin geçmişi, siyasi kariyeri, kişiliği, inançları, liderlik üslubu, yetenek ve stratejileri, ideolojisi ve amaçları ile Türkiye demokrasisine olan katkıları dikkat edilmesi gereken konuların başındadır.
Son 15 yıllık dönemde, Abdullatif Şener, AK Parti’den ayrılarak Türkiye Partisi’ni kurdu. Emine Ülker Tarhan, CHP’den ayrılarak Anadolu Partisi ile siyasette şansını aradı. Yine CHP’den ayrılan Yaşar Nuri Öztürk, Halkın Yükselişi Partisi’ni kurdu. Erkan Mumcu örneğinde olduğu gibi, AK Parti’den ayrılanlar eski merkez sağı diriltmeye çalıştı.
Muharrem İnce’nin CHP genel başkanlığını isteme gerekçesi salt o koltuğa oturarak CHP’yi yönetmek değil de ülkeyi yönetmek ise bunun yolunun CHP’den geçmesinin çok zor olduğunu tarihi gerçekler göstermektedir. Bu yüzden İnce’nin CHP koltuğuna oturma konusunda ısrar etmek yerine ikinci bir yol arayışına girmesi daha rasyonel gibi görünmektedir.