Seçimler ve Sosyal Ağ Tabanlı Manipülasyon Çabaları

Geçtiğimiz günlerde kamuoyuna yansıyan Mueller raporunda 2016 Başkanlık seçimlerinde Trump'ın Rusya tarafından desteklendiği ve Trump'ın kampanyasını yürüten ekibin Rusya'yla işbirliği içine girdiğine yönelik iddialarının somut delillere dayanmadığının ortaya çıkmasının ardından tartışmalar farklı bir noktaya evrildi.

Geçtiğimiz günlerde kamuoyuna yansıyan Mueller raporunda 2016 Başkanlık seçimlerinde Trump’ın Rusya tarafından desteklendiği ve Trump’ın kampanyasını yürüten ekibin Rusya’yla işbirliği içine girdiğine yönelik iddialarının somut delillere dayanmadığının ortaya çıkmasının ardından tartışmalar farklı bir noktaya evrildi. Özellikle demokratların yaklaşık iki yıldır gündemde tuttukları bu iddianın savcı Mueller tarafından soruşturulması ve nihayetinde Trump’ın ekibinin söz konusu süreçte herhangi bir dahlinin olmadığının netlik kazanması, Trump’ın iç kamuoyunda rahat bir nefes almasını sağladı. Soruşturma ile ilgili raporun gündeme gelmesinin ardından Trump yaptığı açıklamada, fake news konusuna dikkat çekmiş ve ABD anaakım medyasının sosyal ağlarda kendisi ve ekibinin Rusya ile işbirliği yaptığına yönelik “asılsız iddiaları” gündeme getirmesini şiddetli bir biçimde eleştirerek geleneksel medya araçlarının bu yolla fake news konusuna doğrudan destek verdiklerini ifade etmiştir.

Yakın dönemde fake news ve sosyal ağ tabanlı manipülasyonlar Fransa ve Almanya seçimlerine de damga vurmuştur. Seçimler öncesinde sosyal medya üzerinden sahte anketler paylaşılmış ve bu anketler gündemde uzun bir süre tartışılmıştır. Seçimlere gidilen süreçte bir site tarafından paylaşılan ankette Le Pen’in ilk turda yüzde 28,1 alarak seçimleri kazanacağı, diğer bir ankette aşırı sağ aday François Asselineau’nun ilk turda yüzde 56,91 oranında oy alacağı, başka ankette ise diğer bir aday Jean-Luc Melenchon’ü ilk turu kazanacağının iddia edilmesi sosyal medyada yapılan manipülasyonların türüne ilişkin de ipuçları vermektedir. Almanya’daki seçimlerde de İkinci Dünya Savaşından sonra ilk defa ırkçı ideolojiye sahip bir parti olan AfD’nin Federal Mecliste temsil edilmesi sosyal medyadaki sahte içerik ve bu içeriklerin etkin kullanılması ile yakından ilişkilidir. Benzer stratejilerle, aşırı sağda yer alan siyasi aktörlerin anaakım politik hayata girmesi, sosyal ağlarda yapılan bu ve benzeri manipülasyonların ne denli işlevsel olduğunu da göstermektedir.

 

Türkiye örneği

Sosyal medya mecraları marifetiyle kritik dönemlerde ve özellikle seçimlerde manipülasyon yapılması Türkiye’nin yabancı olduğu bir konu değildir. 2013’teki Gezi Parkı Şiddet Eylemleri, 7 Haziran, 1 Kasım ve 24 Haziran seçimleriyle 16 Nisan referandumunda ortaya konan sosyal medya operasyonlarının istenilen yönde bir kamuoyu oluşturma ve seçim sonuçlarını etkilemeye dönük olduğu açık biçimde görülmektedir. Daha çok duyguları harekete geçirme amacıyla yapılan manipüasyonlarda öne çıkan yöntemlere bakıldığında siyasi kişilikleri üzerinden karakter suikastı, Suriyeli mülteciler üzerinden ırkçılık ve ekonomik konularda spekülasyon yapmak ön plana çıkmaktadır. 31 Mart’a gidilen bu süreçte de özellikle mülteciler ve ekonomik gündem üzerinden manipülasyonların yoğunlaşması hiç kuşkusuz cari hükümeti hedef almakta ve seçim sonuçlarını etkilemeye çalışmaktadır.

Nihai kertede dijitalleşen dünyada geleneksel siyaset kodları değişmekte ve siyaset alanı da risklerden payını almaktadır. Demokratikleşme alanına katkı sunması beklenen sosyal ağların günümüzde demokrasiyi tehdit eden en önemli mecralar haline gelmesi üzerinde düşünülmesi gereken bir husustur. Ülkelerin sosyal ağlar ve internet teknolojilerinin araçsallaştırılması sonucu ortaya çıkan olumsuzlukları giderme adına çeşitli düzenlemeler yaptığı bilinmektedir. Son dönemde kritik toplumsal olaylar ve seçimlerde çokça tartışılan asılsız haber ve manipuülasyon iddiaları Türkiye’nin de bu konuda öncü davranması ve bazı adımlar atmasını gerekli kılmaktadır. Konu ile ilgili ayrıntılı bilgi için SETA tarafından yayınlanan Seçim Manipulasyonları ve Yalan Haberler: 31 Mart 2019 Yerel Secimleri” başlıklı rapora bakılabilir.

[Sabah, 30 Mart 2019]

Etiketler: