Türkiye’de ve Dünyadaki Sosyal Konut Uygulamaları

Bu rapor ilk olarak sosyal politika kavramı üzerinden sosyal konut uygulamalarının tarihsel gelişimini mercek altına alarak dünyada ve Türkiye’deki güncel sosyal konut uygulamalarını irdelemekte, sonrasında Türkiye’nin uluslararası arenada sergilediği sosyal konut diplomasisini “yumuşak güç” kavramından ziyade “gönül diplomasisi” bakış açısıyla analiz etmektedir.

Konutlar insanlar için günün stresini attıkları bir nevi zihinsel ve fiziksel rehabilitasyon merkezi işlevi görmenin yanı sıra sosyalleşerek aile ve toplumla olan rabıtalarını güçlendirdikleri özel mekanlardır. Ancak özellikle son dönemde yaşanan küresel çaptaki ekonomik ve siyasi olumsuzlukların tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de enerji ve girdi maliyetlerini artırarak enflasyonist bir ortama yol açması dar gelirli ve dezavantajlı kesimlerin nitelikli konuta erişimini engellemektedir. Böyle bir konjonktürde AK Parti önemli bir adım atarak Cumhuriyet tarihinin en büyük sosyal konut projesini hayata geçirmiştir. “İlk Evim, İlk İş Yerim” adıyla tanıtılan bu proje, maliyetinin büyük bir kısmını devletin üstlendiği iddialı ve kapsamlı bir sosyal konut uygulamasıdır.

2002’ye kadar sadece 43 bin 145 konut üreten TOKİ büyük bir dönüşüm geçirerek sergilenen sosyal refah devleti odaklı yaklaşımlar sayesinde son yirmi yılda 1 milyon 180 bin sosyal konut üretmeyi başarmıştır. Halkın nitelikli konut ihtiyacının giderilmesinde önemli bir görev üstlenen TOKİ, ülkemizde meydana gelen afetler sonrasında sergilediği hızlı, etkili ve kapsayıcı uygulamalar vesilesiyle de afetzedelerin yaralarının hızlı bir şekilde sarılmasını sağlamaktadır.

Türkiye Cumhuriyeti’nin bu kapsayıcı sosyal devlet uygulamalarını sadece ülkemizde değil başta dost ve kardeş ülkeler olmak üzere tüm dünyada görmek mümkündür. “Türkiye sadece Türkiye’den ibaret değildir” sözünü kendine şiar edinen ülkemiz, “Türkiye Yüzyılı” vizyonuna yakışır bir şekilde Asya’dan Afrika’ya, oradan da Avrupa’ya sosyal konut alanında yürüttüğü “gönül diplomasisi” ile tüm dünyaya örnek olmaktadır.

Bu rapor ilk olarak sosyal politika kavramı üzerinden sosyal konut uygulamalarının tarihsel gelişimini mercek altına alarak dünyada ve Türkiye’deki güncel sosyal konut uygulamalarını irdelemekte, sonrasında Türkiye’nin uluslararası arenada sergilediği sosyal konut diplomasisini “yumuşak güç” kavramından ziyade “gönül diplomasisi” bakış açısıyla analiz etmektedir.

Çalışmayı incelemek için burayı tıklayın.

Etiketler: