18 Eylül 2023 | Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan (ortada), Birleşmiş Milletler (BM) 78. Genel Kurulu'na katılmak üzere bulunduğu New York'ta Tesla ve SpaceX'in Üst Yöneticisi (CEO) Elon Musk'ı (sol 4) kabul etti. Kabulde, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan (sağ 4), Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır (sağ 3), TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu Başkanı Mustafa Varank (sağ 2), Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi Başkanı Ali Taha Koç (sağda) da yer aldı. (Foto: Murat Kula / AA)

Cumhurbaşkanı Erdoğan-Elon Musk Görüşmesi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan 78. BM Genel Kurulu toplantısına katılmak üzere 17 Eylül 2023’te New York’a gitmiştir. Süreç dahilinde ABD’de dünya liderleri ve etkili girişimcilerle bir araya gelmek için bir dizi önemli toplantı organize edilmiştir. Bunlar arasında özellikle dikkat çeken ise Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Tesla ve SpaceX’in kurucusu Elon Musk arasında gerçekleşen görüşme olmuştur.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan 78. BM Genel Kurulu toplantısına katılmak üzere 17 Eylül 2023’te New York’a gitmiştir. Süreç dahilinde ABD’de dünya liderleri ve etkili girişimcilerle bir araya gelmek için bir dizi önemli toplantı organize edilmiştir. Bunlar arasında özellikle dikkat çeken ise Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Tesla ve SpaceX’in kurucusu Elon Musk arasında gerçekleşen görüşme olmuştur.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Musk’ı Türkiye’deki önemli teknolojik gelişmeler hakkında bilgilendirdiği bu önemli buluşma Türkevi’nde gerçekleşmiştir. Bu görüşmede Türkiye’nin teknolojik öngörüsü olan “Dijital Türkiye” vizyonu ve iki yıl önce yayımlanan Ulusal Yapay Zeka Stratejisi 2021-2025’e de değinilmiştir.

Ana Gündemler

Görüşmenin detayları incelendiğinde toplantı gündeminin, teknolojik gelişmelerin üç ana alanı çerçevesinde gerçekleştiği görülebilmektedir: kara, hava ve uzay. Bu alanlar özellikle Türkiye’nin teknolojik avantajlar elde etmek için odaklandığı yapay zeka (YZ) başta olmak üzere en son teknolojilerin uygulanması bağlamında büyük önem taşımaktadır.

Son yıllarda Türkiye özellikle insansız hava araçları (İHA) dahilinde yüksek teknoloji alanında önemli bir oyuncu olarak ortaya çıkmıştır. Edinilen bu üstün rol Azerbaycan, Ukrayna ve Libya’da yaşanan uluslararası çatışmalarda yeteneklerini kanıtlayan Bayraktar TB2 gibi Türk yapımı İHA’ların kayda değer başarıları ile ilişkilendirilebilmektedir. Görüşmede Cumhurbaşkanı Erdoğan Türkiye’nin bu sektördeki başarılarını vurgulamıştır. Elon Musk’ın konu dahilinde bu teknolojiye yönelik yaygınlaşan küresel ilgiye ve Türkiye’nin başarılarına aşina olduğunu belirtmesi ise şaşırılacak bir durum değildir. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Musk’ı İzmir’de Eylül sonuna kadar yapılması planlanan TEKNOFEST’e davet etmiştir. Birçok kaynağa göre Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu daveti Musk tarafından olumlu karşılanmıştır.

Türkiye’nin yerli elektrikli otomobili TOGG’un ve Tesla’nın yakın zamanda Türkiye pazarına girmelerinin bir yansıması olarak buluşmada bir diğer önemli başlık da elektrikli araçlar olmuştur. Bu bağlamda Cumhurbaşkanı Erdoğan, Musk’ı Tesla’nın yedinci üretim tesisini Türkiye’de kurmayı değerlendirmeye davet etmiştir. Günümüzde Tesla’nın Kaliforniya, Nevada, New York, Teksas, Şanghay ve Berlin Brandenburg’da olmak üzere altı fabrikası bulunmaktadır. Musk bu öneriye yönelik olumlu bir yaklaşım sergilemiş ve bir sonraki Tesla fabrikası için Türkiye’nin potansiyel lokasyonlar arasında önemli bir konuma sahip olduğunu belirtmiştir.

Son olarak ise YZ ve SpaceX’in uydu internet girişimi olan Starlink dahilinde yürütülebilecek iş birliği potansiyelleri irdelenmiştir. Starlink başlığı dahilinde Musk’ın Türkiye ile birlikte çalışma motivasyonunun yüksekliği gözden kaçmamıştır.

Buluşmanın Önemi

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Elon Musk arasında gerçekleşen görüşme her iki taraf için de büyük bir öneme sahiptir. Gerçekleştirilen bu görüşmenin önemi üç ayrı boyutta incelenebilmektedir.

Her şeyden önce Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın önde gelen bir küresel teknoloji girişimcisi olan Elon Musk ile geliştirdiği samimi ilişki, Türkiye’nin sahip olduğu yüksek teknoloji sektörlerinin geliştirilmesi konusundaki kararlı tutumun bir göstergesidir. Türkiye son yıllarda başta Milli Teknoloji Hamlesi olmak üzere iddialı girişimlere imza atmış ve milli üretimine güvenerek küresel arenada var olan teknolojik tekele karşı çıkmıştır. Böylece küresel arenada teknoloji sahasında avantaj edinme kararlılığını göstermiştir. Bu çabalar Türkiye’nin teknoloji faktörünü –özellikle YZ teknolojisini– çağdaş küresel güç dinamiklerini şekillendirmede önemli bir etken olarak tanımladığını göstermektedir. Türkiye büyük teknoloji şirketleri ile geliştirdiği teknolojik iş birliklerini geliştirmek için aktif şekilde çalışmalarını sürdürmekte ve uluslararası arenadaki konumunu güçlendirmek için proaktif bir yaklaşım sergilemektedir.

Bu toplantının bir diğer önemli yönü de Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın büyük bir teknoloji şirketinin lideriyle direkt ilişki kurma konusundaki bilinçli tercihidir. Bu tercih devletlerin veya büyük teknoloji şirketlerinin ortaya çıkan teknolojik devrimde birincil kontrol ve etkiye sahip olup olmadıkları konusunda devam eden tartışmaları göz önünde bulundurduğumuzda daha büyük önem kazanmaktadır. Uzman görüşleri bu konuda farklılık gösterse de teknoloji devlerinin teknolojik devrimin yönlendirilmesinde kullanabildiği güç inkar edilemez boyutlardadır. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu gerçeğin farkındalığı ile hareket ettiği ve bu şirketlere karşı koymaya çalışmak yerine onların nüfuzunu kullanmayı ve onları Türkiye’nin teknoloji vizyonuna entegre etmeyi hedeflediği anlaşılmaktadır.

Ayrıca bu toplantı Türk dış politikasının önemli bir bileşeni haline gelen ve “lider diplomasisi” olarak bilinen kavramın bir uzantısını temsil etmektedir. Elon Musk ile gerçekleştirilen bu buluşma devletlerin artık tek aktör olmadığı ve büyük teknoloji şirketleri gibi yeni aktörlerin güç kazandığı uluslararası sistemin gelişen doğasını yansıtmaktadır. Kuşkusuz bu durum Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın mevcut uluslararası sisteme yönelik eleştirileri ve BM’de gerçekleştirilmesi gereken reformlara dönük çağrılarıyla bağdaştırılabilmektedir.

Belirtmeye değerdir ki Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Musk geçmişte de hem yüz yüze hem sanal birçok görüşme gerçekleştirmiş ve bu görüşmeler dostane ilişkileri kanıtlar niteliktedir. Musk’ın bu görüşmeye oğlu ile katılması ise toplantıyı diğer tipik resmi buluşmalardan ayırırken kendisine gayriresmi ve dostane bir ortam sunmuştur. Nitekim Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Musk arasındaki bu doğrudan etkileşimler 2021’de SpaceX tarafından fırlatılan Türkiye’nin Türksat 5B iletişim uydusu gibi Türkiye ve SpaceX arasında birçok iş birlikleri ile sonuçlanmıştır.

Potansiyel İş Birlikleri

Bu buluşmanın medyanın yoğun ilgisini çekmesi ise görüşmenin derin öneminin doğrudan bir yansımasıdır. Özellikle Türkiye ile SpaceX arasındaki potansiyel iş birliği önemli gelişmelere gebedir. Her şeyden önce böyle bir ortaklık Türkiye’de özellikle uzay teknolojisi alanındaki teknolojik gelişmelere ivme kazandırabilir ki bu olasılık Türkiye’nin bu alanda önemli roller üstlenme arzusuyla bağdaşmaktadır.

Özellikle Starlink dahilinde potansiyel bir anlaşma karşılıklı kazancı beraberinde getirebilir. SpaceX gelirini, pazar erişimini ve küresel etkisini artırırken Türkiye ise ekonomik büyüme kaydedecek ve özellikle doğal felaketler ve altyapı sorunları yaşandığında güçlendirilmiş bağlantıdan yararlanabilecektir. Bu kazançlara ek olarak Starlink ağının bir kısmına ev sahipliği yapmak veya uzay odaklı projelerde iş birliklerine imza atmak Türkiye’yi uzay teknolojileri ve endüstrisinin ön saflarına yerleştirebilecektir.

Teknolojik kazanımlarının ötesinde Türkiye ile SpaceX ve Tesla arasındaki iş birliği önemli bir ekonomik etki potansiyeline de sahiptir. Bu gibi iş birlikleri Türkiye’ye yatırımlar çekebilir ve istihdam fırsatları oluşturabilir ki bu gelişmeler 2023 sonuna kadar bir sonraki Tesla fabrikasının lokasyonuna dair Musk’ın vermesi beklenen kararı ile daha da belirginleşebilir.

Diğer taraftan devam eden küresel yarışta devletler –özellikle YZ alanında– uluslararası hiyerarşide önemli konumlar elde edebilmek için rekabet etmektedir. SpaceX ile gerçekleştirilen iş birlikleri Türkiye’nin sürekli ve kaçınılmaz bölgesel ve küresel rakipleri karşısında teknolojik üstünlüğünü koruyabilmesini de sağlayabilir.

Özellikle Elon Musk’ın bu hafta İsrail Başbakanı Netanyahu ile YZ odaklı gerçekleştireceği görüşme –Türkiye ve İsrail’in başta savunma sanayii olmak üzere bu coğrafyadaki en teknolojik iki devlet olması dikkate alındığında– teknoloji rekabetinde rakiplerimizden önde olmanın önemini vurgulamaktadır. Bu nedenle Türkiye, ulusal çıkarlarını koruyabilmek için teknolojik rakiplerini geride bırakmaya çalışmalıdır.

Esas itibarıyla bu toplantının önemi hem Türkiye’nin hem de SpaceX ve Tesla’nın yörüngesini şekillendirme potansiyeline sahip teknolojik, ekonomik ve stratejik boyutları bulunan anlık çıkarımların çok daha ötesine uzanmaktadır.

Etiketler: