• Amerikan Kongresi’nin alt kanadı Temsilciler Meclisi, son zamanlarda eşine az rastlanır bir uzlaşıyla ve 352’ye 65 gibi ezici bir çoğunlukla TikTok yasağıyla sonuçlanacak bir yasayı jet hızıyla kabul etti. Yasaya göre TikTok’un sahibi olan Çin firması ByteDance, altı ay içinde sosyal medya platformunu Amerikan yönetiminin onaylayacağı bir firmaya satmadığı takdirde TikTok Amerika’da yasaklanacak. Amerika’da 170 milyon hesaba ve 100 milyonun üzerinde aktif kullanıcıya sahip olan TikTok’a verilen bu ültimatom, özellikle genç kullanıcılardan büyük tepki çekti. Başkanlık seçimlerine giderken dezenformasyon ve seçime yabancı müdahale kaygıları meşru görülebilir ancak yasanın bu kadar hızlı geçmesinde Gazze’de yaşananların TikTok üzerinden yayılmasının da etkisi olduğu açık. Ulusal güvenlikle ifade hürriyeti arasında makul bir denge kurmanın zorluğuna işaret eden TikTok yasağı, Amerika’nın Çin’le ekonomik ve teknolojik mücadelesinde serbest piyasa kurallarını ve bireysel özgürlükleri yeniden düşünmek zorunda kaldığını gösteriyor.
  • 2024’te Alman siyasetini neler bekliyor? Yeni yılda Alman ekonomisine dair öngörüler nelerdir? 2024’te Alman dış politikasında hangi hususlar öne çıkabilir?
  • Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Almanya Ziyareti ve Türk-Alman İlişkileri

Bu Konuda Daha Fazla..

  • 2000’lerde gösterdiği ekonomik ve askeri kapasite artışı sonucu Türkiye’nin daha bağımsız bir dış politikaya yönelmesi, ABD ve Avrupalı müttefiklerinde rahatsızlığa yol açarken, 2010’larda Ankara’yı yeniden Batı eksenli politikalara döndürme yolunda bu ülkelerden gelen baskı ve yaptırımlar, krizin daha da büyümesine yol açtı.

  • Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan 78. BM Genel Kurulu toplantısına katılmak üzere 17 Eylül 2023’te New York’a gitmiştir. Süreç dahilinde ABD’de dünya liderleri ve etkili girişimcilerle bir araya gelmek için bir dizi önemli toplantı organize edilmiştir. Bunlar arasında özellikle dikkat çeken ise Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Tesla ve SpaceX’in kurucusu Elon Musk arasında gerçekleşen görüşme olmuştur.

  • Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi desteğiyle hazırlanan Dijitalin Yüzyılı kitabının temel amacı da genel anlamda dijitalleşme hakkında geniş kitlelere farkındalık kazandırmak ve özelde ise Türkiye’nin dijitalleşme sürecinde attığı önemli adımları ortaya koyabilmektir. Kitabın, dijitalleşme konusunda Türkçe alan yazınında temel bir referans eser olması ve teknolojinin toplumsal, ekonomik ve idari etkileri hakkında bilgi sunması hedeflenmiştir. Bu açıdan elinizdeki kitap, hem profesyonel anlamda alana ilgi duyanlara hem de bu konuda bilgi sahibi olmak isteyen geniş toplumsal kesimlere katkı sağlamayı amaçlamaktadır.

  • Teknoloji bir yandan hızla gelişirken toplumsal dönüşümleri de tetiklemeye devam ediyor. Bu gelişme bir yandan kazanımlar sağlarken diğer taraftan riskler doğuruyor. Bu da önceki yazılarda bahsettiğimiz üzere, devletler ve teknoloji şirketleriyle bir sınır çizme ve sınırları aşma mücadelesini doğuruyor. Dolayısıyla teknoloji konusunda son dönemin en popüler gündemlerinden biri bu mücadeleler. Daha önce bu alandaki başlıklardan, Twitter'daki dönüşüm sürecini ve Avrupa Birliği Dijital Hizmetler Yasası'nı ele almıştık. Bugün de yapay zeka teknolojisi temelindeki gelişmelerden bahsedelim.

  • Daha önce bu köşede yazmış olduğum bir diğer yazıda[i] Twitter'daki el değiştirme sonrasında yaşananlar ve bu sosyal medya şirketinde yaşanabilecek dönüşümlerin devletler ve teknoloji şirketleri arasındaki gerilime dair yaratabileceği etkileri ele almıştım. Bu başlık günden güne farklı temalarla ısınmaya devam ediyor. Bu haftaki gündem başlığı ise Avrupa Birliği tarafından 2022 yılında kabul edilen ve bu hafta yürürlüğe giren Dijital Hizmetler Yasası'nın etkileri.