Fatma Zehra Özdemir

Araştırmacı
2017 yılında Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Felsefe Bölümü’nden; 2022 yılında ise Anadolu Üniversitesi Sosyoloji Bölümü’nden mezun oldu. Yüksek lisans eğitimini Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Felsefe Bölümü’nde tamamladı. Aynı üniversite ve bölümde doktora eğitimine devam etmektedir. Çalıştığı konular arasında siyaset felsefesi, siyasi ideolojiler ve gençlik sosyolojisi gibi konular bulunmaktadır. 2019 yılından beri SETA Siyaset Araştırmaları bünyesinde çalışmalarını sürdürmektedir.
  • Geride bıraktığımız yerel seçimler, İYİ Parti için hem 2023 seçimlerinde aldığı mağlubiyeti telafi etme fırsatı sunması hem de "hür ve müstakil siyaset" iddiasının sınanması bakımından oldukça önemliydi. Nitekim yerel seçim stratejisi de tamamen bu iddia üzerinden şekillenmişti. Ancak İYİ Parti'nin kuruluşundan bugüne miras kalan, 2023'te çözümü ertelenen veya halı altına süpürülen sorunlar, yerel seçimlerde çok daha güçlü bir şekilde ortaya çıktı.
  • Bu analiz 31 Mart’a giderken 2023 seçimleri sonrasında CHP’de başlayan yeni dönemi ve yerel seçimlere doğru ilerleyen süreci incelemektedir.
  • Bu analizde seçim anketlerinin neden ve nasıl yanıldığı sorusu ele alınmış ve bu bağlamda sıklıkla karşılaşılan metodolojik sorunlar, anket şirketlerinin kamuoyuyla paylaştığı seçim sonuçları ile uyumsuz veriler ve ortaya çıkan tartışmalar incelenmiştir.
  • Bu analizde İYİ Parti’yi bugünkü konumuna getiren sorunlar ideolojik kimlik, özgün siyaset ve Meral Akşener’in liderliği olmak üzere üç ana başlık altında değerlendirilmekte ve bu sorunların yerel seçim sürecine etkisi ele alınmaktadır.
  • SETA Siyaset Araştırmacısı Fatma Zehra Özdemir, SETA’nın düzenlediği “31 Mart’a Doğru İYİ Parti” başlıklı web panelde; 2024 yerel seçimleri bağlamında İYİ Parti’nin stratejisi ve karşılaştığı zorluklar üzerine değerlendirmelerde bulundu.
  • SETA’nın her yılın sonunda hazırladığı gelenekselleşen SETA Yıllığı Türkiye’nin hem temel gündem maddelerini zengin bir içerikle analiz etmekte hem de gelecek yıllara dair bütüncül bir bakış açısı sağlamaktadır.
  • Bu raporda Türkiye Yüzyılı’na girerek yenilenen ve TBMM’yi Cumhuriyet’in yeni yüzyılına taşıyan parlamenter grubunun profil analizi yapılmıştır.
  • Rapor detayları verileri baz alarak, sayısal açıdan ve karşılaştırmalı bir biçimde ancak cumhurbaşkanı seçimi özelinde analiz etmektedir. Öte yandan raporun dikey aksını birinci ve ikinci tur seçimleri, yatay aksını ise Erdoğan ve Kılıçdaroğlu’nun aldıkları oylar oluşturmaktadır. Bu doğrultuda genel seçim sonuçlarının yanında yurt içi ve yurt dışı oylar, katılım ve geçerli oy oranları, ilk ve ikinci tur arasındaki oy farklılıkları, büyükşehirler, deprem bölgesi, Türkiye’nin coğrafi bölgeleri gibi çeşitli başlık ve açılardan seçim incelenmektedir. Dolayısıyla görselleştirmelerin yardımıyla ve olabilecek en basit şekliyle karşılaştırmalı ve sayısal bir seçim analizi amaçlanmaktadır.
  • Bu analiz 31 Mart’a giderken 2023 seçimleri sonrasında CHP’de başlayan yeni dönemi ve yerel seçimlere doğru ilerleyen süreci incelemektedir.
  • Bu analizde seçim anketlerinin neden ve nasıl yanıldığı sorusu ele alınmış ve bu bağlamda sıklıkla karşılaşılan metodolojik sorunlar, anket şirketlerinin kamuoyuyla paylaştığı seçim sonuçları ile uyumsuz veriler ve ortaya çıkan tartışmalar incelenmiştir.
  • Bu analizde İYİ Parti’yi bugünkü konumuna getiren sorunlar ideolojik kimlik, özgün siyaset ve Meral Akşener’in liderliği olmak üzere üç ana başlık altında değerlendirilmekte ve bu sorunların yerel seçim sürecine etkisi ele alınmaktadır.
  • SETA’nın her yılın sonunda hazırladığı gelenekselleşen SETA Yıllığı Türkiye’nin hem temel gündem maddelerini zengin bir içerikle analiz etmekte hem de gelecek yıllara dair bütüncül bir bakış açısı sağlamaktadır.
  • Geride bıraktığımız yerel seçimler, İYİ Parti için hem 2023 seçimlerinde aldığı mağlubiyeti telafi etme fırsatı sunması hem de "hür ve müstakil siyaset" iddiasının sınanması bakımından oldukça önemliydi. Nitekim yerel seçim stratejisi de tamamen bu iddia üzerinden şekillenmişti. Ancak İYİ Parti'nin kuruluşundan bugüne miras kalan, 2023'te çözümü ertelenen veya halı altına süpürülen sorunlar, yerel seçimlerde çok daha güçlü bir şekilde ortaya çıktı.
  • Her yerel seçim döneminde olduğu gibi 2024 seçimleri için de en çok konuşulan büyükşehirlerin başında İstanbul geliyor. Birçok partinin adayını açıklamasına rağmen İstanbul'da seçim yarışı esas olarak Murat Kurum ile Ekrem İmamoğlu arasında. Bu noktada Kurum, seçim kampanyasını büyük oranda sahada sürdürürken söylemlerinde ise proje ve vaatlere odaklanıyor. İmamoğlu'nun ise 2019 yerel seçimlerindeki strateji ve söylemini büyük oranda tekrar ettiği görülüyor. Özellikle 2019'da kullandığı "Ya Kanal Ya İstanbul" sloganı etrafında şekillendirdiği ve geniş bir seçmen kesiminde ortak bir tepki oluşturma amacı taşıyan stratejisini yeniden kullanıyor.
  • Murat Kurum, 25 Ocak'ta İstanbul Vizyonu Tanıtım Toplantısı'nda İstanbul için projelerini anlattı. Kurum, ilk olarak "Siztem İstanbul"u tanıttı ve sosyal, tematik, idari ve zamansal boyutları olan bir çerçevede seçmenlerle paylaştı. Hazırladıkları her projeyi ise bu dört boyutu dikkate alarak geliştirdiklerinin altını çizdi. Ayrıca "Siztem İstanbul"u 10 temel hedef temelinde şekillendiğini belirtti.
  • Siyaset bilimci Norman G. Finkelstein, birçok yakın akrabası Naziler tarafından katledilmiş; anne ve babası ise toplama kamplarına gönderilmiş olan Yahudi kökenli bir akademisyen. "Holokost Endüstrisi" de Finkelstein'in, Yahudilerin yaşadığı acı ve mağduriyetlerin Holokost aracılığıyla maddi ve manevi açıdan istismarını tanımlamak için ürettiği bir kavram. Yine kendisi, 2000 yılında yayımlanan aynı isimli kitabıyla dünya çapında büyük yankı uyandırdı. Bu eserinde Finkelstein, Yahudi soykırımının acılarını yakinen yaşamış biri olarak, Yahudilerin Holokost aracılığıyla istismar edilmesine açıkça itiraz etmekte.
  • Bugün insanlığın yaşadığı en büyük insani ve ahlaki kriz, İsrail'in Filistin'e yönelik katliamıdır. İsrail'in Filistin'e yönelik yılladır süregelen insanlık ve savaş suçları, 7 Ekim'den bu yana yoğun bir şekilde devam etmekte. Ancak öyle görünüyor ki Batı'nın yüzyıllardır tüm dünyaya dayattığı değer ve ahlak odaklı sözde üstünlüğü, bugün Gazze'de yaşananlara karşı verilen reaksiyonda gerçek yüzünü gösteriyor. Zira Batılı düşünür ve entelektüeller, dünyanın gözü önünde yaşanan katliama yönelik ya tarihin yanlış tarafında konumlanıyor, ya da güçlü bir tepki vermekten çekiniyor.
  • SETA Siyaset Araştırmacısı Fatma Zehra Özdemir, SETA’nın düzenlediği “31 Mart’a Doğru İYİ Parti” başlıklı web panelde; 2024 yerel seçimleri bağlamında İYİ Parti’nin stratejisi ve karşılaştığı zorluklar üzerine değerlendirmelerde bulundu.