Zengin enerji kaynakları, önemli ticaret yolları üzerindeki konumu ve çoklu etnik yapısı ile Kafkasya, Soğuk Savaşın sona ermesinin ardından hem kendi içinde hem de global rekabette bir çatışma alanı haline gelmiş durumdadır. Bölge, sunduğu pek çok fırsata karşılık, barındırdığı karmaşık sorunlar nedeniyle güvenlik zafiyeti içindedir. Buradaki ülkelerin dâhil olduğu çatışmalar, belli bir coğrafyada kapalı kalmamakta ve çevre ülkelerdeki istikrar ve güvenliği de tehdit etmektedir. Rusya ile ABD’yi Soğuk Savaş sonrasında ilk kez karşı karşıya getiren, Ağustos 2008’de patlak veren Rus-Gürcü savaşı bu durumun en iyi göstergelerinden biridir.
SETA Vakfı, 25–27 Haziran 2009 tarihlerinde İstanbul'da Türkiye-Azerbaycan ilişkileri çalıştayını gerçekleştirdi. Türkiye'nin Ermenistan ile yürüttüğü normalleşme sürecinin nisan ayında medyaya yansıyan şekliyle Türkiye-Azerbaycan ilişkilerinde bir krize neden olduğu iddiaları, iki ülke ilişkilerinin tekrar masaya yatırılmasını gerektirmişti. Çalıştayda iki ülke ilişkilerindeki temel meseleler ve özellikle "Bir millet-iki devlet" sloganı, Ermenistan ile yürütülen normalleşme sürecinin Türkiye-Azerbaycan ilişkilerine etkileri ve ilişkilerin siyasî, ekonomik-enerji ve güvenlik boyutları ele alındı.
25-27 HAZİRAN 2009, Ceylan Intercontinental Otel, İSTANBUL
Soğuk Savaş, dünyanın geri kalanında bitmesine karşılık, Kafkasya’da devam etti. Kuzey, güney, doğu, batı hattında bölünmeler, bölgede barışın, işbirliğinin ve karşılıklı bağımlılığın tesisini uzunca bir süre engelledi.
Barack Hüseyin Obama’nın Amerika Birleşik Devletleri’nin 44. başkanı olarak seçilmesi, Amerika’nın sosyal ve siyasi tarihinde bir dönüm noktasıdır. Kampanyasını değişime dayandıran Obama’nın “Evet, yapabiliriz” sözüne duyulan inanç, kendisine sadece seçimleri kazandırmamış, aynı zamanda farklı bir vizyon ve yeni bir gelecek kurgulayabilmesi için ihtiyaç duyacağı desteği de sağlamıştır.