Terör Hakları Savunucusu

Maalesef insan hakları örgütleri veya aktivistleri denilince aklımıza gelenlerin bir müddettir insan haklarından anladıkları terörist hakları!

Devamı
Terör Hakları Savunucusu
Kolombiya Barış Sürecinde Referandum Fiyaskosu ve Çıkarılacak Dersler

Kolombiya Barış Sürecinde Referandum Fiyaskosu ve Çıkarılacak Dersler

Kolombiya referandumunun başarısız olmasının en önemli nedeni, çatışmalarda yer alan militanların ve liderlerinin affedilecek ve meşru siyasi aktörler olarak kabul edilecek olmalarıdır.

Devamı

Türkiye’nin savunması sınırlarımızda başlamıyor. Sınırlarımızın ötesindeki gelişmelere sessiz kalmamız durumunda kendi güvenliğimizi sağlamamız mümkün olmayacaktır.

Silah bırakmayla ilgili karar bize aittir, Öcalan’ın çağrısı ile silah bırakmayız diyen KCK’nın aradan geçen 1,5 yıllık sürede tekrar Öcalan aşkı depreşmiş gözüküyor.

ABD bir şekilde Türk siyasi karar alıcılara Suriye politikası dayatma gayreti boşa düşünce işi 15 Temmuz Darbe girişimine kadar tırmandırdı.

Cerablus müdahalesi, Türkiye’nin üç güvenlik sorunuyla eş zamanlı mücadele ettiği bir dönemde başladı. İçeride ve dışarıda oluşan güvenlik kırılganlığına neden olan bütün aktörleri aynı anda hedef aldı.

Terörle Mücadelede Yeni İmkânlar ve Riskler

Türkiye'nin bundan sonraki dönemdeki önceliğinin terör örgütlerini artık Türkiye'ye hasmane politikalar güden mihraklar açısından kullanışlı taşeronlar ve araçlar olmaktan çıkarmak olmalıdır.

Devamı
Terörle Mücadelede Yeni İmkà nlar ve Riskler
HDP quot Yeni Türkiyelileşme quot Döneminin Kaybedenleri Arasında

HDP, "Yeni Türkiyelileşme" Döneminin Kaybedenleri Arasında

Yenikapı mitingi ile iktidar ve muhalefet vatanseverlik kavramında uzlaşırken HDP "Batı'nın içimizdeki taşeronu" algılamasını pekiştiren bir yolda, yeni dönemin kaybedenler kulübünün asıl üyeleri arasında.

Devamı

PKK’nın lider kadrosunun tasfiyesi örgüte çok büyük ölçüde zarar verebilir ancak bu örgütün top yekûn tasfiye olacağı ve çözüleceği şeklinde yorumlanmamalı.

Bahoz Erdal suikastı türü saldırıların moral yıkıcı bir etkisi bulunsa da PKK genelinde örgütü çözücü olmasını beklememek gerekir.

AK Parti muhaliflerinin keskin dilinin etkisindeki Batı medyası "değerler" adı altında Erdoğan'ı "Batı'nın ötekisi", hadi şimdilik "düşmanı" demeyeyim, olarak kodluyor.

Erdoğan’ın Yeni Anayasa ve sistem değişikliği hedeflerine ulaşmak istemesinin nedeni, muhalifleri tarafından dile getirildiği gibi ve ‘endişeli’ bir kısım AK Parti eliti tarafından da paylaşıldığı hâliyle kendi liderliğini ve ‘otorite’sini tesis etmek değil, bilakis kişisel liderliğine bağlanan umutları kurumsallaştırmak istemesidir.

Sorun, Kılıçdaroğlu'nun Hükümet'i suçlamasıyla ve partisinin gençlik kolları üzerinde güvenliklerini kendilerinin sağlayacağını söylemesi ile yönetilecek gibi değil.

Eğer bir sınıflandırma yapacak olursak, PKK'nın eylem türlerini üç ana gruba ayırabiliriz.

Silahları gömmeyen bir örgüt ile süreç yürütecek bir iktidarın karşılaşacağı tehlike "baldıran zehri" içmekten fazlasıdır. Türkiye halkını ikna edemeyen bir süreç denemesi Kürtleri de geri dönülemez şekilde tümüyle kaybeder.

Yıldırım'ın önünde Cumhurbaşkanı ile uyum, ekonomik büyümeyi hızlandırma, kalkınma projelerine önem veren bir koordinasyon oluşturma ve partiyi canlı tutma görevi bulunuyor.

Eğer parlamenterler Türkiye'nin geri kalan beş kriteri sağlamak konusundaki iyi niyetine ikna olmazsa süreç en başa dönecek. Yani Türkiye ile Komisyon arasında yeni bir yol haritası çizilmesi gerekecek.

Yeni Başbakan için öncelikli olan Türkiye’nin ihtiyacı olan sistem dönüşümünü sağlamaktır. Kalkınma politikalarını devam ettirmektir, tehditlerle yüzleşmektir. Bu anlamda güçlü bir figür beklenebilir. Koordinasyon da önemlidir fakat karizmatik liderlik beklemek anlamlı değil.

AB bürokratları ya Türkiye'nin içinden geçtiği durumdan bihaber bir durumdalar ya da vize anlaşmasının uygulanmasını zora sokmak istemekteler.

Mevcut yönetim sisteminin ne kadar kırılgan olduğu bir kez daha ortaya çıkmıştır. Bu anlamda yeni dönemin en önemli özelliği bir sistem tadilatı dönemi olmasıdır.

PKK, Türkiye’deki çözüm sürecini Suriye iç savaşındaki gelişmeler üzerinden baskı altına alarak, çözüm süreci tekrar başlasa bile daha güçlü ve inisiyatifin kendi elinde olduğu bir durum ortaya çıkarmaya çalışıyor.