Paşinyan Zorda, Biden Harekete Geçer mi?

Erivan'daki darbe girişimi Biden yönetiminin 'Rusya'yı sınırlandırma' ve 'demokrasileri destekleme' politikasının ilk test alanlarından birisi olacak gibi görünüyor.

Devamı
Paşinyan Zorda Biden Harekete Geçer mi
ABD Türkiye yi Demokrasi Söylemiyle Sıkıştırmaya Kalkarsa

ABD, Türkiye’yi “Demokrasi” Söylemiyle Sıkıştırmaya Kalkarsa…

ABD senatörleri mektuplarında Biden'dan 'demokrasi ve insan hakları' adına Cumhurbaşkanı Erdoğan'a 'baskıda' bulunmasını istiyorlar

Devamı

Anayasa yapımında halktan başlanacağı ve tekrardan halka gidileceği görülüyor. Anayasa yapım literatüründe bu yöntem kum saati metaforuyla açıklanmaktadır. Kum saatinin geniş olan yukarı kısmı halkı temsil ediyor ve oradan gelen talepler ortadaki ince olan kısımda yani Mecliste metne dönüşüyor. Sonrasında tekrardan kum saatinin alttaki geniş kısmına yani halka soruluyor.

SETA Güvenlik Araştırmaları Direktörü Murat Yeşiltaş, FETÖ ile mücadelede bugüne kadar gelen süreci değerlendirdi.

Yeni anayasa perspektifi modern demokratik rejimin demokrasi boyutunu yani milli iradenin siyasetteki hakimiyetini tahkim etmek, siyaset kurumunu iktidarın merkezine koymak ve daha iyi işler hale getirmek hedeflerince belirleniyor.

2023 seçimlerinde ittifak dengelerinin belirleyici rolü olacağı açık. Bunu bütün aktörler bildiğinden 2018 seçim sonuçları belirlendikten kısa süre sonra her iki ittifak da karşılıklı hamleler yapmaya başladı.

Biden’ın Kabinesi ve Türkiye Politikasının İpuçları

Türkiye, çıkarlarını ve itirazlarını görmezden gelen Obama ve yaptırımlar yoluyla cezalandırma yoluna giden Trump yönetimleriyle karşı karşıya gelmekten kaçınmayarak ulusal çıkarlarını savunmuştur. Biden yönetimi de benzer politikalar izler ve dışlayıcı ifadeler kullanırsa ikili ilişkilerdeki sorunlu alanların yapıcı bir diyalogla aşılması daha da zorlaşacaktır.

Devamı
Biden ın Kabinesi ve Türkiye Politikasının İpuçları
Kongre ye Saldıran Teröristler

Kongre’ye Saldıran “Teröristler!”

TBMM’ye yapılan saldırı Amerikan Kongresi’ne karşı gerçekleştirilen eylemden daha zararsız mıydı? Bu yağmacıları terörist olarak tanımlayanlar neden Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni F-16'larla bombalayan FETÖ’cülere sahip çıkmaya devam ediyorlar?

Devamı

Kongre baskını ile demokrasilerin kendini koruma hakkını hatırlayan Washington'ın, Türkiye'de 15 Temmuz 2016 darbe girişimi olduğunda sergilediği sorumsuz tavrın ne kadar üzücü olduğu şimdi daha iyi anlaşılmıştır.

Darbeciler, erken ya da zamanında yapılmasından bağımsız olarak, demokratik seçimlerden nefret ederler. Çünkü her darbenin ardından yapılan ilk seçimlerde, millet darbecilere sandıkta dersini vermiştir.

SETA tarafından yayımlanacak bu eserde radikal bir batılılaşma sürecinden geçmiş olan Türkiye’de çeşitli alanlarda tezahür eden İslamofobi olgusunun kapsamlı bir şekilde incelenmesi amaçlanmaktadır.

2011'de Arap Baharı'nın başlaması ve 2012'de doruk noktasına ulaşması, Arap halklar için gecikmiş bir umuttu ancak değişim sürecinden korkan statükocu güçler ve çıkarlarının zarar göreceğinden korkan bölge dışından fırsatçı güçler, 2013'te Arap Baharı'nı kürtaj yapmak için bir araya geldiler. Tabii halkın deneyimsizliğinden ve devrimcilerin yaptığı bir dizi hatadan da faydalandılar.

SETA Araştırmacısı Turgay Yerlikaya, Cumhur İttifakı ve Millet İttifakı özelinde siyaset gündemini değerlendirdi.

Türkiye'nin son yıllarda demokratikleşme ve kapasite artırımı konularında kat ettiği mesafe ülkeyi özgürleştirdi ve rasyonel ufkunu genişletti.

Arap isyanlarından on yıl sonra yapılacak muhasebede hâlâ en önemli ülke kuşkusuz Türkiye. Demokratik tecrübesi ile bu isyanlara örneklik teşkil eden Türkiye, 2013'ten itibaren verdiği mücadele ve 2016 sonrası yeni hamleleri ile de bir başarı hikayesi.

Millet İttifakı partileri siyaset üretebilecekleri konuları bilinçsizce ve yanlış siyaset tarzıyla harcadılar. Dış Politikadan, ekonomiye kadar birçok konuda söylediklerinin toplumda artık bir inandırıcılığı yok. Kamuoyu anketlerinden çıkan sonuçlar da bunu yalın bir biçimde ortaya koyuyor.

CHP milletvekili Ali Mahir Başarır'ın TSK'yı kastederek kullandığı 'ordu satılmış' ifadesi her yönüyle çirkindir ve sadece TSK açısından değil, bu ülkeye aidiyet duygusu taşıyan ve ülke için asgari düzeyde kaygı sahibi hiçbir fert için kabul edilemez bir anlamı haizdir.

Davos’la başlayan ve sonrasında Türkiye’nin küresel ve bölgesel aktörlerle karşı karşıya kaldığı hemen her kritik süreç 'otoriterleşme' ve 'eksen kayması' gibi tartışmalarla senkronize biçimde ilerleye geldi.

Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) bünyesinde hazırlanan Kriter dergisinin 52. sayısı çıktı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu ay içerisinde yaptığı konuşmalarla ekonomi, demokrasi ve hukuk alanında kapsamlı reformların haberini verdi. Ayrıntıya girmese de yaptığı vurgularla ve değindiği bazı somut adımlarla bunun sadece geçici bir söylem olmadığını ve devamının geleceğini gösterdi. Yargı ve hukuk alanındaki reformları yürütmesi beklenen Adalet Bakanı Abdulhamit Gül konuşmalarında Cumhurbaşkanı'nın bu söylemini destekleyen ifadeler kullandı ve geleceğe ilişkin bazı ipuçları verdi.

Yargılama süresince suçlu ile suçsuzu ayırmak ve hakikati ortaya çıkarmak için savunma hakkına, aleniyet, silahların eşitliği, sanığın susmasının aleyhine delil olmaması ve kendi aleyhine beyanda bulunmaya zorlanmaması (susma hakkı) ilkelerini her safhada gözetti ve nihayet sanıkların savunmalarının da tamamlanmasıyla hükmünü tesis etti.