Sisi’nin AB’si

Mısır'da Sisi rejiminin bugüne kadar idam ederek katlettiği insan sayısı 165.

Arap Birliği ve AB’nin ilk ortak zirvesi Sisi tarafından askeri diktayla yönetilen Mısır’ın başkenti Kahire’de Pazar günü toplandı.

Toplantıdan hemen önce Sisi rejimi işkencelerden geçirerek mahkum ettiği 9 genci idam etti.

İdam edilen gençlerden birinin mahkemedeki “Bize verilen elektrikle Mısır’a yirmi sene yeter, bana yöneltilen suçları işkence altında kabul ettim, reddediyorum.” şeklindeki ifadeleri sosyal medya da yayınlandı.

Mısır’da Sisi rejiminin bugüne kadar idam ederek katlettiği insan sayısı 165.

İşkence ile zorla işlemedikleri suçları itiraf eden 600’den fazla masum da infazlarını bekliyor.

Yani Mısır’da bugün hem işkence var, hem idam var, hem de askeri darbe ile iktidara gelmiş olan bir diktatör var.

Güya bütün bunlar AB değerleri ile uyumlu değil.

Buna rağmen AB’nin utanmaz liderlerinin hepsi koşa koşa Kahire’ye gidip katil Sisi’nin elini sıktılar.

Hepsi oradaydı; Juncker, Tusk, Merkel, Sarkozy, May ve daha niceleri.

Zaten daha önce hem Merkel hem de Sarkozy Sisi’yi başkentlerinde kırmızı halı ile karşılamışlardı.

Zira hepimiz artık biliyoruz ne AB’nin ne de Amerika’nın İslam dünyasında demokrasi ve insan hakları diye bir derdi yok.

Onların derdi askeri ve ekonomik çıkarlarını korumak ve İslam dünyası üzerindeki tahakkümlerini devam ettirmek.

İnsan hakları ve demokrasi söylemleri işlerine geldikçe kullandıkları araçlardan ibaret.

Bundan dolayı Batı seçimle işbaşına gelse de Erdoğanları ve Mursileri sevmiyor.

Sömürü düzenlerine çark sokan bu liderleri içerdeki FETÖ ya da Mısır ordusu gibi işbirlikçileri ya da dışarıdaki küresel sermayesi ve medyası ile bir kaşık suda boğmaya çalışıyor.

Batı eli kanlı olsa da diktatörlerini, işkencecilerini el üstünde tutuyor, onlara silah yağdırıyor, kredi musluklarını açıyor ve medyası ile bu canileri reformist olarak dünyaya yutturmaya çalışıyor.

Dolayısı ile Sisi’nin AB’sinin Sisi’ye kırmızı halı sermesine şaşırmamak lazım.

Ne de olsa Sisiler, Bin Selmanlar onların çocukları.

 

[Fikriyat, 28 Şubat 2019]

Etiketler: