A Haber ekranlarına konuk olan SETA İstanbul Genel Koordinatörü Fahrettin Altun, MHP’de 1 Kasım seçimlerinden sonra başlayan sürecin partiyi kongre yapma noktasına getirmesini yorumladı. Yaşananları taktik savaşı olarak niteleyen Altun, “MHP’nin ne yöne doğru evrileceği, nasıl bir siyasi çerçeveye sahip olacağı ile ilgili de tartışma. Baktığımızda meseleyi, bir proje boyutuyla; bir operasyon boyutuyla ve bir siyasi süreç boyutuyla değerlendirebiliriz.” dedi.
Altun değerlendirmesini şu sözlerle sürdürdü: “Meselenin önemli bir boyutu da MHP’nin ele geçirilme boyutu. MHP’ye yapılmak istenen siyasi ameliyat boyutu. Bu siyasi ameliyat neden MHP’ye yapılmak isteniyor ve ne tür şekillerde karşımıza çıkıyor, buna baktığımızda bir taraftan Devlet Bahçeli’nin MHP içerisinde MHP’nin söylemlerini kurarken 2013 sonrasında bir yandan Paralel Yapı’nın söylemlerini kullansa da öte taraftan Paralel Yapı’nın sızmalarına karşı çok dirençli olduğunu görürüz… Devlet Bahçeli’nin inatçı siyasetinin bazı kesimler için bir dizi maliyetleri oldu. Temmuz’dan sonra PKK, “devrimci halk savaşı” dedikten sonra Türkiye üzerine operasyon yapanların meselesi Türkiye’de bir iç savaş ortamı yaratmaktı. Bunu net bir şekilde tespit etmemiz lazım. İç savaş ortamı içerisinde yeniden bir dizayn durumuyla oluşacak kaos sonrasında Türkiye’nin siyasal ve ekonomik istikrarının ortadan kalkması için çok yoğun bir çaba sarf edildi. Çok ciddi terör saldırıları oldu. DAEŞ’in, PKK’nın hep beraber bütün terör örgütlerinin seferber olduğu bir dönemi yaşadık. Hala Türkiye terörle mücadele ediyor fakat o dönemde -bir koalisyon ortamının tartışıldığı o dönemde, Türkiye’de tek başına bir iktidar yapısının olmadığı bugünkü gibi net bir fotoğrafın olmadığı bir dönemde- ciddi şekilde bir siyasal istikrarsızlık ve iç savaş ortamı yaratılmak istendi. O noktada üzerine en fazla yatırım yapılan parti MHP’ydi. MHP’nin militan bir genç hareketiyle PKK’nın “devrimci halk savaşı” söylemine cevap vereceği ümit edildi. O süreçte de Bahçeli’nin oynadığı tavır bu operasyonu önleyici mahiyetteydi; ona direndi bir anlamda. Baktığımızda bütün bu süreç karşımızda MHP’yi operasyona açık bir parti konuma getirmedi. Ben biraz bütün bu süreci Bahçeli’ye maliyeti olarak okuyorum.”
