Enerji Arz Güvenliği ve Güney Gaz Koridoru


  • Yer : SETA Ankara
  • Bitiş  :
  • Adres :

Enerji Arz Güvenliği ve Güney Gaz Koridoru

PANEL | 15 EKİM 2014

 

TARİH: 15 EKİM 2014 SAAT: 11:00 – 13:00 YER: SETA Ankara

Açılış Konuşması Burhanettin Duran, SETA Genel Koordinatörü
Raporu Sunan ve Moderatör Erdal Tanas Karagöl, SETA
Konuşmacılar
  • Taner Yıldız, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı
  • Bud Fackrell, BP Türkiye CEO
  • Okan Müderrisoğlu, Sabah Gazetesi Ankara Temsilcisi

SETA Ankara’dan Erdal Tanas Karagöl ve araştırma asistanı Salihe Kaya tarafından hazırlanan “Enerji Arz Güvenliği ve Güney Gaz Koridoru” başlıklı analiz, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, BP Türkiye CEO’su Bud Fackrell ve Sabah Gazetesi Ankara Temsilcisi Okan Müderrisoğlu’un konuşmacı olarak katıldığı bir panelle tanıtıldı.

Panelin moderatörlüğünü ve açılış konuşmasını yapan Erdal Tanas Karagöl, hazırladıkları “Enerji arz Güvenliği ve Güney Gaz Koridoru (GGK)” başlıklı analizde, enerji arz güvenliği kavramı ve enerji arz güvenliğini sağlamak adına geliştirilen GGK projesinin fonksiyonu ve özelliklerine, GGK’nin iki kolu olan Trans Anadolu Doğal Gaz Boru Hattı Projesi (TANAP) ve Trans Adriatic Pipeline (TAP) ile ilgili ayrıntılı bilgiye değinilecektir. Bunun yanında projeyi desteklemesi düşünülen Türkmenistan, İran, Irak Bölgesel Kürt Yönetimi (IKBY) ve Doğu Akdeniz örneklerine ve GGK projesinin AB ülkeleri ve Türkiye açısından siyasal ve ekonomik sonuçlarına yönelik sorulara cevaplar aradıklarını belirtti.

MÜDERRİSOĞLU: TÜRKİYE BARIŞ KÖPRÜSÜ İNŞA EDİYOR

Karagöl’ün ardından panelde ilk olarak söz alan Sabah Gazetesi yazarı Okan Müderrisoğlu, Karagöl’ün Enerji arz güvenliğinde AB, Rusya ve Türkiye kendilerini nasıl konuşlandırıyor sorusuna 3 ana başlık etrafında cevap verdi. Bu başlıkları, Türkiye’nin hedefleri, Güney Gaz Koridoru, AB ve Rusya çerçevesinde açmaya çalıştı. Türkiye’nin dünyadaki doğalgaz rezervlerinin 3/4 üne sahip ülkelerle komşu olduğunu, merhum Turgut Özal’ın bu alanda uyguladığı politikalarla daha yakından bakıldığında Türkiye enerji kaynakları olmasa bile enerji kaynaklarının erişim ve bunların uluslararası bazına sahip fakat oyun kurucu olmaktan uzak olduğunu söyledi. Türkiye hem bu kaynakları uluslararası camiaya taşıması gerektiğini hem de kendi pazarının arz güvenliğini ve arz kaynaklarını çeşitlendirmesi gerektiğini sözlerinde ifade etti.

Müderrisoğlu son 10 yılın özeti yapıldığında Türkiye’nin kurumsal senkronizasyonun sağlandığı, enerji fiyatlandırması değişikliklerinden çok etkilenen bir ülke olduğunu ifade etti. Bu nedenle yeni projelerin Türkiye’de uygulanabilmesi Türkiye’nin kendi açısından bir sigorta değeri taşıması gerektiğini ve oyun kurucu olabilmek için Türkiye’nin bu projelerle aynı zamanda kendi güvenliğini ve dış sigortasını sağlaması gerektiğini belirtti. Türkiye’nin bu anlamda geçiş ülkesi olarak bir barış köprüsü inşa ettiğini sözlerine ekledi.

Rusya’dan gaz temin etmeden yaşayamaz durumda olan Avrupa ülkelerinin varlığı ve Rusya’nın sahip olduğu gücün ülkelerin politik kararlarına da etki ettiğini vurgulayan Müderrisoğlu özetle; Rusya’nın yaşananlar karşısında alternatif üretmeye çalıştığını ifade etti. Bununa birlikte Türkiye’nin de alternatif üretmeye çalışıyor olması ABD tarafından empoze edilen Rusya’yı tehdit olarak görmenin bir tarafa bırakılması gerektiğini ifade etti. Rusya’nın bir tehdit olarak görülmesinin aksine Rusya işbirliği içinde olunabilecek bir ülke olduğunun hatırlanması gerektiğini sözlerine ekledi.

BUD FACKRELL: ŞAH DENİZİ’NDE 9 MİLYAR DOLARIN ÜZERİNDE SÖZLEŞME İMZALANDI

Avrupa’da doğalgazın liderlik durumunun hangi safhada olduğuna değinen Fackrell doğalgaz kaynaklarına sahip olmanın Şah Deniz sahasında yer alan zincirin ilk halkasını oluşturduğunu ifade etti. Sahanın ikinci halkasını ise Güney Gaz Koridoru hattının genişletilmesi olduğunu ve son olarak da üçüncü halkanın TANAP ve TAP’ın oluşturduğunu belirtti. Bu halkaların her birinin birbirine bağlanabilmesinin önemli olduğunu da sözlerine ekledi.

Güney Gaz Koridoru Azerbaycan Şah Deniz II’de keşfedilen 1,2 milyar m3 doğalgazın 2018’de Türkiye’ye 2019 yılında ise Avrupa’ya ulaştırılmasının hedeflenmekte olduğunu ve bu anlamda BP’nin de bu alanlarda çalışmalarını sürdürdüğünü ifade etti. Şu zamana kadar Şah Denizi’nde 6 kuyu kazıldığını ve 9 milyar dolar üzerinde sözleşmeler imzalandığını ifade eden Fackrell, projede çok önemli ilerlemeler yaşandığını belirtti.

BP’nin çalışmalarına yer veren Bud, 2014 yılında 4,5 milyar dolar harcamanın yapıldığını belirtti ve bu çalışmaların Türkiye’yi yakından ilgilendirdiğini söyledi. TANAP’ta ortaklıkları bulunan BP ve TANAP’ın da bu durumdan çıkarları doğrultusunda kazançlı çıkabileceğini ifade etti. Son olarak Güney Gaz Koridorunun başından sonuna kadar değerlendirilmiş durumda olan TAP’ın da önemine değinen Bud, geçiş güzergahında olan ülkelerin yaptıkları sözleşmelerin durumun önemini ortaya koyması bakımından önemli olduğunu da sözlerine ekledi.

TANER YILDIZ: HER ÜLKENİN ORTAK ÇIKARLARINA GÖRE HAREKET EDİLİYOR

Karagöl’ün 21. yüzyılda Güney Gaz Koridoru ile Türkiye enerji merkezi olacak mı sorusuna karşılık Taner Yıldız, Türkiye’nin coğrafyasından kaynaklanan büyük bir avantajının olduğunu ve GGK ile birlikte yerli üretim artması gerektiğine vurgu yaptı. Türkiye’nin bunu yapmaya gücü olduğunu ifade eden Yıldız; 21 ilden geçecek olan TANAP’ın istihdam oluşturma konusunda önemli bir konumda olduğunu ifade etti.

Bu projenin hangi ülkeler için fırsat hangi ülkeler için tehdit olduğu sorusuna yönelik olarak günümüzde bir ülke için tehdit oluşturacak bir unsurun başka bir ülke için fırsat oluşturmadığını ve her ülkenin ortak çıkarlarına göre hareket edildiğini ifade etti. Birini tercih etmenin diğerinden vazgeçmek demek olmadığını bunu da GGK gibi projelerle ortaya konduğunu örnek veriyor. Türkiye’nin sahip olduğu siyasi istikrar ile birlikte yaşanan onca sorundan etkilenmemesini de bu tür projelerin ne denli önemli olduğunu ortaya koymaktadır. Gelinen konumda bu projelerle petrol ve doğalgazı olan tüm ülkelere petrol ve doğalgaz boru hattı döşendiğini vurguladı.

Enerji konuları komplike konular olduğunu ve uluslararası siyasetten arındırılamaz durumda olduğunu da sözlerine ekleyen Yıldız, Türkiye’nin nükleer santral için Rusya ile bir antlaşma yaptığın söyledi. Türkiye’nin atom bombası yapıyor olduğunu yayınlayan Batı medyasına yönelik yapılan her şeyin açık ve seçik ortada olduğunu ifade etti.

Türkiye’nin artık siyasal sınırları sabit kalmak kaydıyla ekonomik sınırlarının ve enerji kaynaklarını genişlettiğini aktaran Yıldız, enerji yatırımlarının Türkiye’nin yalnız bugününe değil geleceğine yaptığını ifade etti. Tükettikçe daha fazla refah seviyesine ulaşan Türkiye’nin refah seviyesinin arttıkça da daha fazla tüketecek bir ülke olduğunu ve AB üyesi ülke olmak için bütün performansın gösterilmeye çalışıldığını ifade etti. Geliştirilen birçok proje ile Türkiye’nin fiili durumda enerji sektöründe AB’ye üye olduğunu sözlerine eklemiştir. Taner Yıldız son olarak dünyada ekonominin globalleştiğini, politikaların normalleştiğini ve bu durumda Türkiye’nin değiştikçe büyüyüp, büyüdükçe değişen bir ülke haline geldiğini ifade etti.

 

Enerji Arz Güvenliği ve Güney Gaz KoridoruEnerji Arz Güvenliği ve Güney Gaz KoridoruEnerji Arz Güvenliği ve Güney Gaz KoridoruEnerji Arz Güvenliği ve Güney Gaz KoridoruEnerji Arz Güvenliği ve Güney Gaz KoridoruEnerji Arz Güvenliği ve Güney Gaz KoridoruEnerji Arz Güvenliği ve Güney Gaz KoridoruEnerji Arz Güvenliği ve Güney Gaz KoridoruEnerji Arz Güvenliği ve Güney Gaz KoridoruEnerji Arz Güvenliği ve Güney Gaz KoridoruEnerji Arz Güvenliği ve Güney Gaz KoridoruEnerji Arz Güvenliği ve Güney Gaz Koridoru