Enes Bayraklı: “Kosova Operasyonundan Sonra Hiçbir FETÖ’cü Artık Güvende Değil”

Geçtiğimiz hafta Kosova’da yapılan bir operasyonla 6 FETÖ üyesi Türkiye’ye getirildi. Örgüt, bu operasyonun ardından tüm dünyada “eğitimciler kaçırılıyor” kara propagandası başlattı. Ancak yapılan ilk açıklamalarda örgütün Kosova üzerinden Türkiye’nin Marmara bölgesini yönettiği ve kendisini okul müdürü olarak tanıtan Mustafa Erdem isimli FETÖ’cünün Balkanlar imamı olduğu ortaya çıktı. Aslında bu Türkiye istihbaratının bu operasyonu ilk değildi. Daha önce de Suudi Arabistan’da, Malezya’da, Gürcistan’da ve Pakistan’da benzer operasyonlar yapılmıştı. Örgütte deprem etkisi yaratan bu operasyonu Dr. Enes Bayraklı’ya sorduk. Avrupa’daki FETÖ yapılanmaları hakkında önemli raporlara imza atan Türk Alman Üniversitesi Öğretim Görevlisi ve SETA Avrupa Araştırmaları direktörü Dr. Enes Bayraklı FETÖ’nün geleceği hakkında çarpıcı açıklamalarda bulundu.

6 GÖZALTIDAN KOSOVA YÖNETİMİNİN HABERİ VARDI

-Kosova’da 6 FETÖ’cü yakalanarak Türkiye’ye getirildi. FETÖ bu olayı “kaçırılma” olarak dünyaya duyurdu. Bu operasyon ne anlama geliyor.

Dışarıdaki FETÖ üyelerine yönelik Türkiye iade talebinde bulunuyor. Bu resmi taleplerin bazıları kabul ediliyor bazıları siyasi bir tutumla reddediliyor. Kosova gibi ülkelerde yakalanarak Türkiye’ye getirilenler iade edilen FETÖ’cüler. Bu kaçırılma değil iadedir. Mesela Kosova’daki gözaltı olayında Cumhurbaşkanı “haberim var” dedi. Ülkenin en yüksek yetkilisi ve güvenlik kurumlarının işbirliği ile Türkiye’ye getiriliyorlar. Bu operasyona kaçırma demek mümkün değil. Bir de tüm başvurulara rağmen FETÖ’cüleri iade etmeyen ülkeler var.

FETÖ O ÜLKELERDE DEVLETE SIZMIŞ!

-Neden iade etmiyorlar. Bunu biraz açar mısınız?

Ortaasya’da, Afrika’da ve Balkanlar’da bazı ülkelerde devlet yapıları zayıf. FETÖ bu zayıf devlet yapılarına sızmayı başarmış. Türkiye’de FETÖ’cü denildiğinde aklımıza gelen bir profil var. Ancak bu profil Ortaasya’da çok farklı. FETÖ’nün okullarında yetişerek beyinleri yıkanmış bazı yerel şahıslar şimdi bürokraside bir örgüt üyesi gibi faaliyet gösteriyor. Uluslarası alanda çok farklı bir FETÖ’cü tipi ile karşı karşıyayız. Ve bu isimler bürokraside kendilerini gizleyebiliyor. Bu yüzden devlet yapısı zayıf olan ülkelerde bir direniş var.

ABD VE AB FETÖ KONUSUNDA SİYASİ DAVRANIYOR

-Devlet yapısı güçlü ülkeler de FETÖ’cüleri iade etmiyor?

Evet ABD ve Avrupa’daki direniş daha fazla siyasi. Bu ülkelerdeki devlet yapılarına sızmayı başaramadılar. Fakat o ülkeler FETÖ’yü bir siyasi kart olarak kullandıkları için Türkiye’ye vermek istemiyorlar. Sadece FETÖ’yü değil PKK’yı da vermiyorlar. Terör örgütü olarak tanımalarına rağmen PKK üyeleri Avrupa’da cirit atıyor. Bu tamamen siyasi bir durum.

ARTIK BATIDA DA RAHAT CİRİT ATAMAZLAR!

-FETÖ Avrupa ve ABD’de cirit atıyor. Bu ülkelerden iadeleri artık mümkün değil mi?

Dediğim gibi Batı’nın FETÖ konusundaki tavrı tamamen siyasi. Yarın uluslararası dengelerde dramatik bir değişim olur ve Türkiye ile ilişkilerini yeniden gözden geçirlerse FETÖ’cülerin de ABD ve Avrupa’dan iadesi başlayacaktır. Dünyanın neresinde olursa olsun hiçbir FETÖ’cünün artık rahat olmadığını söyleyebilirim.

KOSOVA OPERASYONUNUN BENZERLERİ GELECEK

-Kosova’daki operasyonun süreceğini düşünüyor musunuz?

Şunu kabul etmek lazım. FETÖ’nün işlediği suçun Türk tarihinde eşi benzeri yok. Ve bunun hesabı eninde sonunda hukuk çerçevesinde sorulacak. FETÖ’cüler “AK Parti gider biz yine Türkiye’yi ele geçiririz” gibi bir yaklaşım içerisinde. Bunların yaptıkları suçun affı yok. Türk milleti nezdinde mahkum olmuş durumdalar. Kaç yıl geçerse geçsin hesabını verecekler. FETÖ ile mücadele artık bir devlet politikası. Kosova’daki operasyon devam edecek. Bugüne kadar 80 FETÖ’cü bu yöntemle Türkiye’ye getirildi. Türkiye’nin bu konudaki diplomatik girişimleri sürüyor.

KOSOVA BAŞBAKANI FETÖ ETKİSİNDE

-Kosova Başbakanı’nın FETÖ’ye desteğini nasıl değerlendiriyorsunuz?

?Kosova yeni kurulmuş bir ülke. Devlet çok güçsüz ve rüşvet çok yaygın. FETÖ’nün çok hızlı büyüyeceği şartlar bu ülkede mevcut. Zaten ülkenin başbakanının çocuklarının FETÖ okullarında okuyor olması bunun bir göstergesi. Başbakan düzeyinde bir korumaya sahip olmaları FETÖ sızmasının boyutunu gösteriyor.

FETÖ BALKANLARDAN TAMAMEN TEMİZLENMELİ

-Balkan ülkelerinde ilişkilerimiz çok iyi. Ancak bu ülkelerde FETÖ ile mücadelede istediğimiz noktada değiliz. Bunun sebebi nedir?

Mesela Bosna Hersek özelinde bakarsak. Orada üçlü bir konsey var. Sırplar ve Hırvatlar da yönetimde söz sahibi. Ayrıca Bosna Hersek’te FETÖ çok eskiden beri faaliyet yürütüyor. Devlet kademesinı sızmayı başarmış olabilirler. Bulgaristan komşusu olan Türkiye ile iyi ilişkiler geliştirmek adın FETÖ’ye karşı bir mesafe koymuştu. Darbeden sonra büyük oranda temizlendi. Türkiye diplomatik olarak biraz bastırabilirse Makedonya, Arnavutluk, Kosova ve Bosna’da FETÖ’yü büyük oranda temizleyebilir.

ARTIK DÜNYANIN HİÇBİR YERİNDE GÜVENDE DEĞİLLER

-Kosova operasyonu ve diğer ülkelerde 80 örgüt üyesi Türkiye’ye getirildi. Bu operasyonlar örgütü nasıl etkiledi?

Türkiye dışına kendilerini attıklarında güvende hissediyorlar ve Türkiye hakkında rahat rahat kara propaganda ve ajitasyon yapabileceklerini düşünüyorlar. Kosova operasyonu onlara dünyanın neresinde olursa olsun güvende olmadıklarını ve bir gün Türk adaletinin önünde işledikleri suçların hesabını vermek zorunda kalacaklarını gösterdi.

ALMANYA’DA SOKAKTA DOLAŞAMIYORLAR

-Almanya’da güçlü olduklarını biliyorduk…

Almanya’da artık kendilerini rahat hissetmiyorlar. Almanya’daki FETÖ’cüler artık rahat rahat sokakta dolaşamıyor. Çünkü Almanya’daki Türklerin tepkisinden korkuyorlar. Türk istihbaratının peşlerinde olduğu düşüncesi hepsinde bir paranoyaya dönüşmüş durumda. Psikolojik olarak rahat değiller. Alman basınına yaptıkları açıklamalarda bu korkularını hepsi dile getiriyor.

ALMAN İSTİHBARATININ FETÖ GERÇEĞİNİ BİLMEMESİ MÜMKÜN DEĞİL!

-FETÖ konusunda SETA bünyesinde birçok önemli rapora imza attınız. Avrupa’da en güçlü oldukları ülke hangisi?

Her şeye rağmen örgütün Avrupa’da en güçlü olduğu ülke Almanya. Çok sayıda iltica başvurusu kabul edildi ve koruma altına alındılar. Avrupa Birliği’nin motor gücü Almanya olduğu için orayı kendilerine bir üs olarak belirlediler. Alman istihbaratının “15 Temmuz’da FETÖ konusunda bir delil bulamadık” şeklindeki açıklamasının tamamen siyasi olduğunu sanırım söylememe bile gerek yok. İngiliz istihbaratının gördüğünü Alman istihbaratının görmemiş olması mümkün mü?

İNGİLTERE’DE FETÖ KONUSUNDA BİZE HAK VERİYOR AMA…

-Evet 15 Temmuz’dan bu yana İngiltere Türkiye’nin yanında bir pozisyonda…

İngiltere’de hükümet politikası ile basın, akademi ve bazı gazetecileri birbirinden ayırmak lazım. İngiltere darbe girişimini FETÖ’nün yaptığını kabul ediyor ama terör örgütü olduğunu kabul etmiyor. Türkiye’ye en yakın olan İngiltere bile böyle düşünüyorsa Avrupa’da FETÖ ile mücadelenin çok uzun süreceğini söyleyebiliriz. İngiltere FETÖ konusunda Brexit sonrası Türkiye’ye yakınlaşmak istediği için biraz daha Türkiyeye yakın duruyor.

ABD YÖNETİMİ ADİL ÖKSÜZ’ÜN İZİNİ TAKİP ETSİN GERÇEĞİ BULUR!

-Trump yönetiminden çok ümitliydik. ABD’nin FETÖ politikasında bir değişiklik var mı?

Bakın FETÖ okulları konusunda ABD’nin birçok eyaletinde yürüyen soruşturmalar var. ABD yönetimi bu örgütü kendisi açısından kullanışlı görmeseydi eldeki belgeler ve suçlamalarla çoktan yoketmişti. Ama Türkiye’nin onlarca klasör delili yok sayılıyor. Yeterli bulunmadı, tercüme edilmedi gibi komik gerekçelerle ayak diretiliyor. Eğer gerçekten ABD bu konuyu ortaya çıkarmak istiyorsa 15 Temmuz darbesinde yeralan Adil Öksüz ve Kemal Batmaz gibi isimlerin ABD’deki seyahatlerini MOBESE kameraları ve HTS kayıtları üzerinden incelemeye alırlar. Bunu bile yapsalar gerçek ortaya çıkacaktır. Yapmıyorlar çünkü gerçeği öğrenmek gibi bir niyetleri yok.