Avusturya, İslami kreşler ile ilgili Avusturya Dışişleri, Avrupa ve Uyum Bakanı Sebastian Kurz’un Ednan Aslan isimli bir akademisyene yazdırdığı raporun içeriğinin bakanlık bürokratları tarafından manipüle edilerek değiştirilmesi skandalıyla çalkalanıyor.
Metedolojik açıdan oldukça sorunlu olan ve Avusturyalı akademisyenler tarafından yerden yere vurulan rapor yayınlandığı dönemde oldukça gürültü koparmıştı. Viyana Üniversitesinde Din Pedagojisi Bölümü Öğretim Görevlisi Ednan Aslan raporda özetle İslami kreşlerde verilen eğitim nedeniyle çocukların radikalleştiğini iddia ediyordu. Rapordan hareketle İslami kreşler baskı altına alınarak bir güvenlik meselesi haline getirilmiş, hatta geçen ay Sebastian Kurz İslami kreşlerin kapatılması gerektiğini iddia edecek kadar ileri gitmişti.
Dün Avusturya’da yayınlanan Falter gazetesinin sızdırdığı belgelere göre bakanlık bürokratları kreşlerin çocukları radikalleştirdiğine yönelik bir sonucun çıkması için raporun tam 903 noktasında değişiklik yapmışlar. Örneğin yapılan saha araştırmasında ebeveynler “İslami kreşlerde çocuklarına sevgi dolu, saygılı ve özgür görüşlü olmaları yönünde eğitim verilmesini” istediklerini belirtmelerine rağmen, yapılan değişiklikle bu ifadeler “çocuklarımız, toplumun çoğunluğuna ait değerlerden korunmalı” şeklinde değiştirilmiş. Raporda yapılan çarpıtmalara başka bir örnek ise ebeveynler çocuklarına “saygı, huzur, çocukların bireysel gelişimi, temizlik, çocukların mutluluğu, sevgi, sıcakkanlılık, emniyet, yasalara saygılı olma gibi” değerlerin verilmesini istediklerini belirtmelerine rağmen bu ifadeler silinmiş ve yerine “çocuklarımıza İslami değerler öğretilsin” ifadeleri yazılmış. Çarpıtma bununla kalmamış. İslami değerlerden “şeriat, halife” gibi kavramların anlaşıldığı da vurgulanarak zihinlerde DAİŞ ile bağlantı kurulması da hedeflenmiş.
Rapor basında yer almadan önce Falter gazetesinin konu ile ilgili sorusuna raporda yapılan değişikliklerden haberi olmadığı cevabını veren, skandal patladıktan sonra ise muhtemelen bakanlıktan gelen baskı üzerine raporun her kelimesinin arkasında olduğunu iddia eden Ednan Aslan’ın nasıl bir operasyonun parçası olduğu apaçık ortada. Bu şahıs ve parçası olduğu operasyonlar başka bir yazının konusu olacak kadar uzun.
Buna rağmen kendisini İslam’da reform yapacak büyük bir reformcu olarak lanse eden ve İslam düşmanlığı üzerinden geçimini sağlayan bu şahsın bugüne kadar yaptığı bazı açıklamalara bakmak bile Müslümanların Avrupa’da nasıl bir operasyon ile karşı karşıya olduğunu ayan beyan ortaya koymaktadır. Büyük reformcu Ednan Bey’in Avusturya basınında yayınlanan yazılarına göre “Bütün İslami kuruluşlar DAİŞ gibi bir İslam devleti kurmayı arzularken, Avrupa dışındaki tüm islami ilahiyat fakülteleri DAİŞ teolojisini öğretmektedir.”
İslam düşmanlığı üzerinden rant sağlayan Kurz gibi popülist bir siyasetçinin şahidinin Ednan Aslan gibi akademik olarak yetersiz ve gayri ciddi bir akademisyen olması şaşırtıcı değil. Ne de olsa tarih boyunca bozacıların şahidi her daim şıracılar olmuştur.
[Fikriyat, 5 Temmuz 2017]
