Arap Birliği’nin Doha Toplantısı ve Yansımaları

Bölgesel ve küresel aktörlerin Suriye üzerinden yürüttükleri vekâlet savaşı Esed rejiminin ömrünü uzatırken, muhalefetin Suriye'nin tek resmi temsilcisi olma yönündeki çabaları yavaş da olsa sonuç veriyor.

Suriye’de 2011 yılının Mart ayında başlayan protestoların Esed rejimi tarafından kanlı bir şekilde bastırılması üzerine yayılan isyan dalgası, bölgesel ve küresel aktörlerin uzlaşılmaz tutumları nedeniyle iç çatışmaya dönüştü. Mart ayı itibariyle Suriye’de ölü sayısı 70 bini aşarken, 1 milyonu aşkın Suriyeli Türkiye, Ürdün ve Lübnan gibi komşu ülkelere sığınmak zorunda kaldı. Bölgesel ve küresel aktörlerin Suriye üzerinden yürüttükleri vekâlet savaşı Esed rejiminin ömrünü uzatırken, muhalefetin Suriye’nin tek resmi temsilcisi olma yönündeki çabaları yavaş da olsa sonuç veriyor.

Kasım 2012’de Doha’da Katar ve Amerika’nın ortak girişimleriyle kurulan Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu hali hazırda ABD, Türkiye, İngiltere, Fransa, Suudi Arabistan ve Katar başta olmak üzere 100’ü aşkın ülke tarafından Suriye’nin tek meşru temsilcisi olarak tanınıyor. Bu ülkelerin çoğu Suriye’nin Dostları girişimine katılan, Suriye muhalefetine destek veren ülkeler. Suriye Ulusal Koalisyonu’nun uluslararası temsiliyetini güçlendiren diğer önemli bir gelişme, geçtiğimiz hafta Doha’da toplanan Arap Birliği toplantısında yaşandı.

26 Mart tarihinde Katar’ın ev sahipliğinde Doha’da toplanan Arap Birliği, Suriye’nin Kasım 2012’den beri askıda bulunan koltuğunu Suriye Ulusal Koalisyonu’na devretti. SUK’a tahsis edilen koltuğun arkasında Suriye muhalefetini temsil eden yeşil, beyaz ve siyah bayrağın asılması dikkat çekiciydi. Doha toplantısında Suriye Ulusal Koalisyonu’nu Suriye’nin meşru temsilcisi olarak tanıyan Arap Birliği, Suriyeli diğer muhalif gruplara koalisyona katılma çağrısında bulundu. Arap Birliği ayrıca Suriye halkı ve Özgür Suriye Ordusu’na (ÖSO) başta silah olmak üzere her türlü desteğin verilmesi kararı aldı.

HATİB’TEN ETKİLEYİCİ KONUŞMA

Toplantıda ilk sözü alan Suriye Koalisyonu başkanı Muaz el Hatib duygusal bir konuşma yaptı. Suriye’de yaşanan insanlık dramından kesitlerle başladığı konuşmasını uluslararası kamuoyunun ilgisiz tutumunu eleştirerek sürdüren Hatib, Türkiye’nin Suriye sınırına yerleştirilen Patriot füzelerinin isyancıların kontrolü ele geçirdiği Suriye’nin Kuzey bölgelerine de yerleştirilmesi gerektiğini ifade etti. Hatib, Arap Birliği’nin Suriye muhalefetini tanıma kararını son derece önemli bulduğunu sözlerine ekleyerek, BM başta olmak üzere diğer uluslararası kurumlara da benzer kararlar vermesi çağrısında bulundu.

Öte yandan Hatib’in konuşmasının sonuna doğru, zirveyi izleyen Arap liderler ve dışişleri bakanlarına ‘‘Ülkenizde idareyi Allah’tan korkarak yapın. Halklarınıza adaletli davranın. Hatta gelin bugün burada ülkenizdeki tutukluları serbest bırakacak kararı alın’’ çağrısı iki açıdan dikkat çekiciydi. İlk olarak, Hatib’in bu çağrısı bugüne kadar Suriye muhalefetine karşı dile getirilen otoriter rejimlerle işbirliği yapıyor eleştirisine karşı önemli bir hamle niteliğindeydi. İkincisi, El Hatib’in otoriter rejimleri bizzat bu rejimlerin liderlerinin yüzlerine karşı eleştirmesi, üstelik Suriye muhalefetinin her anlamda desteğe ihtiyaç duyduğu bir ortamda bunu yapması cesaret gerektiren bir çıkıştı.

Arap Birliği’nin söz konusu zirve kararı Suriyeli muhalifler nezdinde memnuniyet yarattı. Özgür Suriye Ordusu basın sözcüsü Albay Mustafa Abdulkerim, kararı “gecikmiş, olumlu bir gelişme” olarak değerlendirirken, yapılacak silah yardımlarıyla Esed’e karşı önemli güç elde edeceklerini ifade etti. Öte yandan Suriye rejimi, İran ve Rusya Arap Birliği’nin kararından rahatsız. İran bu kararın siyasi çözüm üzerinde olumsuz etki yapacağını belirtirken, Rusya Arap Birliği’nin Suriye koltuğunu muhalefete devretmesini hukuka aykırı olarak değerlendirdi.

ARAP BİRLİĞİ KARARI NE ANLAMA GELİYOR?

Öncelikle Suriye muhalefetinin ilk defa uluslararası bir kurum tarafından tanınıyor olmasının sembolik anlamı oldukça yüksek. Arap Birliği’nin söz konusu adımı diğer başka çok uluslu kurumların benzer girişimlerde bulunmasını teşvik edebilir. Ayrıca zirvenin ardından Katar’da açılan diplomatik büro benzer girişimleri hızlandırabilir.
Öte yandan Birliğin Suriye muhalefetini ülkenin meşru temsilcisi olarak tanıması muhalefeti saran anlaşmazlık ve bölünmelerin önüne geçmek açısından akılcı bir hamle olarak nitelendirilebilir. Bilindiği üzer Muaz el Hatib, Doha zirvesinden yalnızca bir gün önce Twitter hesabı üzerinden Koalisyon Başkanlığı görevinden istifa ettiğini duyurmuştu. Hatib’in bu kararını dış güçlerin muhalefetin iç örgütlenme sürecine müdahil olmasından duyduğu rahatsızlık nedeniyle aldığı iddia edilmişti. Hatib’in ‘’Özgürce çalışmak istediği ve bunun da resmi müesseselerde mümkün olmadığı’’ ifadeleri bu iddiayı destekler nitelikte. Arap Birliği Doha zirvesiyle muhalefette Hatib’in istifasıyla oluşabilecek yeni krizlerin önüne geçmiş oldu.

Bu noktada özellikle Katar’ın rolünü vurgulamak gerekiyor. Arap devrimlerinin ardından gerek yürüttüğü aktif diplomasiyle gerekse ekonomik yardımları ile kendini öne çıkaran Katar, Suriye muhalefetinin Arap Birliği’ne davet edilmesinde kilit bir rol oynadı. Katar’ın bu çabasının arkasında, Kasım 2012’de kurulmasına büyük destek verdiği Suriye Ulusal Koalisyonu’nun yeni bir krize sahne olarak uluslararası alanda temsiliyetinin zayıflaması ihtimalinin önüne geçme isteği yatıyor. Muhalefetin bir arada tutulması yalnızca Katar’ın diplomasi başarısına gölge düşürmeyecek; aynı zamanda ülkenin muhalefet üzerindeki etkisini de muhafaza edebilecek.

Birliğin muhalefete silah yardımında bulunmasına ilişkin kararının ise önümüzdeki dönemde Suriye’ye olan silah akışını hızlandırması bekleniyor. İngiltere ve Fransa’nın AB’den bağımsız olarak Suriyeli muhaliflere yardım yapabileceklerini açıklamaları ve ABD’nin silah yardımlarını engellemeyeceğini belirtmesi silah akışını hızlandıracak diğer gelişmeler. Muhalefete yapılacak yardımın Esed rejimini zor durumda bırakarak ülkedeki dengeleri muhalefet lehine değiştirmesi kuvvetle muhtemel.

Etiketler: