Analiz: İngiltere’nin Koronavirüse Dair Bilgi Kirliliği ile Mücadele Stratejisi

Bu analiz İngiltere’nin koronavirüse dair kendi içerisindeki bilgi kirliliği kaynaklarını, İngiliz hükümetinin bu alandaki mücadelesini, ülkede dijital medyanın denetlenmesi ve düzenlenmesine yönelik tartışmaları ve bazı İngiliz medya kuruluşlarının Türkiye aleyhinde yürüttükleri dezenformasyon faaliyetlerini irdelemektedir.

Yeni tip koronavirüs (Covid-19) Çin’de ortaya çıktığı ilk andan itibaren hızlı bir şekilde tüm dünyaya yayıldı. Virüsün yayılma hızına paralel olarak salgına dair ciddi bir bilgi kirliliği de oluştu. Özellikle içerik üretimi ve paylaşımının çok kolay olduğu sosyal medya platformlarında ortaya çıkan bu bilgi kirliliği neticesinde salgının kaynağından salgından korunma yöntemlerine kadar çeşitli alanlarda gerçek dışı bilgilere sıkça rastlanır hale geldi. Birçok uzmana göre salgına dair bilgi kirliliği bünyesinde tehlikeli yanlış bilgiler de barındırdığı için günlük hayatta en az virüs kadar etkili olmakta ve insanların sağlığını tehdit etmektedir. Bundan dolayı insanların doğru bilgi edinebilmesi noktasında hükümetlerin en az salgınla mücadele kadar salgına dair bilgi kirliliğiyle de mücadele etmesi gerekli hale gelmektedir. Bu analiz koronavirüse dair “yanlış bilgi” (misinformation) ve “dezenformasyon” (disinformation) kökenli bilgi kirliliğiyle sistemli ve yoğun şekilde mücadele eden İngiltere’nin kendi içerisindeki bilgi kirliliği  kaynaklarını, İngiliz hükümetinin bu alandaki mücadelesini, ülkede dijital medyanın denetlenmesi ve düzenlenmesine yönelik tartışmaları ve birtakım İngiliz medya kuruluşlarının bu mücadeleye tezat teşkil eden bir tavırla Türkiye aleyhinde yürüttükleri dezenformasyon faaliyetlerini irdelemektedir.

Çalışmayı incelemek için burayı tıklayın.

Küresel bir tehdit oluşturan yeni tip Koronavirüs (COVID-19) ile mücadele sürecini inceleyen SETA çalışmaları

Etiketler: