Akıllı Sanayiye Hazır mıyız?

Endüstride sanal dünyayla reel dünyayı evlendiren akıllı trend, işin en temelinde bilgi ve iletişim teknolojilerine hâkim olmayı gerektiriyor.

İstanbul Sanayi Odası (İSO), bu Çarşamba gerçekleştirdiği Meclis toplantısında Sanayi 4.0’ı masaya yatırdı. Bu vesileyle, sanayimizin söz konusu dönüşüme ayak uydurabilmesi için Türkiye Teknoloji Geliştirme Vakfı (TTGV) ile işbirliği yapılmasına dair anlamlı niyetlere de şahit olduk. Ve bu vesileyle, ben de konuyu bir kez daha bu köşeye taşımak istedim. Nitekim Sanayi 4.0 ya da 4. Sanayi Devrimi ya da Akıllı Üretim ya da adına ne derseniz deyin sanayideki şu yeni nesil dönüşüm, ona uymayanları üzeceğe benzer. Ki rekabetçilik hikayelerini değiştirecek bu dönüşüm, ayak seslerini yavaş yavaş hissettiriyor bile. O halde bizim de acilen aksiyona geçmemiz gerek. İşte teknolojik işbirlikleri de, bu bağlamda kritik öneme sahip. Keza ilgili tüm planlamalar da…

Endüstride sanal dünyayla reel dünyayı evlendiren bu akıllı trend, işin en temelinde bilgi ve iletişim teknolojilerine hâkim olmayı gerektiriyor. Zira siber fiziksel sistemler olarak adlandırılan bu yeni aile, akıllı nesnelerin birbiriyle iletişime geçtiği çok geniş bir ağ yaratıyor. Dolayısıyla da bu sisteme ve ağa hazırlıklı olmak şart. Bir başka deyişle, ağa hazırlanmak, çiçeği burnunda sanayi devrimine hazırlanmanın çekirdeği niteliğinde…

İşte bu gerçeklik doğrultusunda, World Economic Forum tarafından her yıl yayınlanan The Networked Readiness Index (NRI), dünya ekonomilerinin bilişim teknolojilerine ne kadar entegre ve/ya hazır olduklarını ortaya koyan anlamlı bir çalışma. Zira böylelikle endeks, ülkelerin yükselen teknolojilerden nasiplerini alabilmek için ne derece müsait ya da namüsait olduklarına işaret ediyor. Ben de bugün bu çalışmadan yola çıkarak, hem dünya ahalisinin durumu hem de kendi konumumuz hakkında bir fikir sahibi olalım istedim. O halde kısaca bir göz atalım.

SİNGAPUR, FİNLANDİYA, İSVEÇ

Endeksin son sayısı 2016’da yayınlandı. Uygulanan yöntemde ise, 4 ana gösterge var: Ortamın teknolojik gelişime uygunluğu, bilgi teknolojileri kapsamında ağa hazırlık, paydaşların teknoloji kullanımı ve yeni teknolojilerin ekonomik/sosyal etkileri… Diye kabaca özetlemiş olayım. Tabii bunların bir dizi alt başlıkları da var. Ve sonuçlara geçmeden önce, çalışmanın 139 ülke kapsamında uygulandığını ve puanlamanın 1-7 arasında yapıldığını da ekleyeyim.

Buna göre 2016 skorlarında, en mükemmel puan olan 7’yi alan yok ancak Singapur ve Finlandiya’nın 6 puanla ilk iki sırayı paylaştığını görüyoruz. 3 numarada ise, 5,8 puanla İsveç geliyor. Sonrasında ise, Norveç’inden ABD’sine çeşitli gelişmişlik endekslerinde de üst sıralarda gördüğümüz klasik gelişmiş ülkeler manzumesi devam ediyor.

TÜRKİYE NEREDE?

Listenin en can alıcı noktasına yani kendimize baktığımızda ise, NRI endeksinde 4,4 puanla 48. sırada olduğumuzu görüyoruz. Peki, bu puan ve sıraya neden, nasıl sahip olmuşuz? Alt kategorilere bakarak anlayalım.

Bu amaç doğrultusunda en iyiden başlayıp aşağı inecek olursak, en başarılı skor ve sıraya, bilgi ve iletişim teknolojilerine hazır olma alt endeksinde sahip olduğumuza şahit oluyoruz. Nitekim bu kategoride, 5,5 puanla hiç de fena sayılmayacak bir düzeyde performans kaydederek NRI listesinde 40. sırada yer alıyoruz. Bu performansın arka planında ise, özellikle Internet tarifelerindeki uygun fiyat bağlamında aldığımız 6,9 puanla dünya 2.’si olmamız yatıyor. Yine bu kategoride bilişim teknolojisi altyapısı ve yeteneklerinde ise sırasıyla 4,5 ve 5 puan almış durumdayız.

PRATİĞİMİZ NASIL?

NRI kapsamında bir alt endeks olan ortam durumlarında ise, Türkiye listede karşımıza 4,2 puanla 49. olarak çıkıyor. Bu performansımızın içeriğinde ise, 3,8 puanla dünyanın tam ortasında duran ve pek parlamayan bir düzenleyici ortam ile 4,7 puanla nispeten güçlü bir iş ve inovasyon atmosferi var.

Öte yandan, ülkemizde ilgili teknoloji kullanımına baktığımızda ise, bu alt endekste aldığımız tam tamına 4 puanla 59.’yuz. Bu çerçevede, bireysel klasman 4,3 puan alırken, iş dünyası bu alanda 3,8 puanla daha geriden geliyor. Kamu ise bu noktada 4,1 puanla vasatın biraz üzerinde bir performans kaydediyor.

NRI kapsamında son alt endeksimiz olan yeni teknolojilerin ekonomik ve sosyal etkilerinde ise, 3,8’lik bir skorla 58. sırada yer alıyoruz.

Sonuç olarak, kısaca özetlemeye çalıştığım söz konusu görünüm, yeni sanayi devrimine uzanan yolun özündeki belli başlı dinamiklere dair durumumuzu, hem mutlak hem de kıyaslamalı olarak ortaya koyuyor. Bize de böylece, eksiklerimizin daha da farkında olup buna göre yolumuzu çizmek düşüyor. 2015 yılını yansıtan bir önceki NRI’a da baktığımızda, aradaki süre zarfında ülkemizin skorunda ve sıralamasında bir kıpırdama olmadığını fark ediyoruz. Dolayısıyla, son dönemde ne ileri ne geri olan bu vaziyeti, kararlı bir şekilde ileri istikamete sokmak gerekiyor.

[Yeni Şafak, 24 Mart 2017]

Etiketler: