2011 yılı üçüncü çeyrek büyüme oranı ile Türkiye, AB bölgesinde en yüksek büyümeyi gerçekleştiren ülke olma konumunu sürdürdü.
EKONOMÄ°K BÃœYÃœME DEVAM EDÄ°YOR
2008 yılında başlayan ve etkilerini devam ettiren küresel ekonomik kriz, 2011 yılında da, etkisini özellikle Avrupa Birliği (AB) ülkelerinde göstermeye devam etti. Bu dönem, gelişmiş ülke ekonomilerinin büyük ölçüde daraldığı ve gelişmekte olan ülkelerin ise yoğun sermaye çıkışlarıyla karşı karşıya kaldığı bir süreç oldu. Türkiye ekonomisinde, 2008 yılının son çeyreği ile 2009 yılı son çeyreği arasındaki dönemlerde meydana gelen bu daralmaya karşı, 2009 yılının son çeyreğinden itibaren 2011 yılının üçüncü çeyreğine kadar ekonomik büyüme sorunsuz devam etti. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre Gayri Safi Yurtiçi Hasıla (GSYH) 2011 yılı üçüncü çeyreğinde bir önceki yılın aynı dönemine göre reel olarak yüzde 8,2 oranında artı; ayrıca, 2011 yılı ilk dokuz aylık döneminde ekonomide, reel olarak yüzde 9,6 oranında büyüme gerçekleşti.
2011 yılı üçüncü çeyrek büyüme hızında AB ülkeleri borç krizi kaynaklı bir ivme kaybı olsa da, takvim etkisinden arındırılmış sabit fiyatlarla GSYH miktarında 2011 yılı üçüncü çeyrek döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 7,7’lik artış meydana geldi. Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış GSYH değerinde bir önceki döneme göre yüzde 1,7 oranında bir artış sağlanırken dolar cinsinden yıllık GSYH 793 milyar dolara yükseldiği görülüyor.
2011 yılı üçüncü çeyrek döneminde gerçekleştirilen bu büyüme oranı ile Türkiye, AB bölgesinde en yüksek büyümeyi gerçekleştiren ülke olma konumunu sürdürdü. Bu sayede ekonominin iç ve dış şoklara karşı daha dayanaklı hale geldiği gözleniyor. Ayrıca, ekonomik büyümede gerçekleşen bu performans sayesinde Türkiye, dünyada Çin’in ardından en hızlı büyüyen ülke konumuna gelmiş durumda.
Küresel kriz dolayısıyla piyasalarda belirsizliğin hakim olduğu bir dönemde, Türkiye hem kamu bütçe dengesini sağladı hem de yatırım yapılabilir bir ortam oluşturdu. Maliye politikası kapsamında bütçe disiplininden taviz vermeyen kamu otoritesi ve fiyat istikrarı ile finansal istikrarı sağlayan para otoritesi sayesinde, Türkiye 2011 yılının ilk çeyrek döneminde yüzde 11,6, ikinci çeyrekte yüzde 8,8 ve üçüncü çeyrekte yüzde 8,2’lik güçlü bir büyüme performansı sergiledi.
.