İbrahim Kalın

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü
Doçent İbrahim Kalın Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü, Büyükelçi, Cumhurbaşkanı Özel Danışmanı ve Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreter Yardımcısıdır. Kalın, Başbakan Başdanışmanı ve Müsteşar Yardımcılığı görevinde de bulunmuştur. Kalın 2005-2009 yılları arasında Siyasi, Ekonomik ve Toplumsal Araştırma Vakfı (SETA)’nın kurucu başkanlığını yapmıştır. Kalın aynı zamanda Amerika Birleşik Devletleri Georgetown Üniversitesi Prens el -Velid bin Talal Müslüman-Hıristiyan Diyaloğu Merkezi’nde dersler vermiştir.
Doktora eğitimini Georgetown Üniversitesi’nde tamamlayan, felsefe ve İslamî araştırmalar alanında deneyimli bir öğretim üyesi olan Kalın İslam felsefesi, karşılaştırmalı felsefe, İslam-Batı ilişkileri ve Türk dış politikası dersleri vermektedir. İbn-i Sina sonrası İslam felsefesi üzerine yoğunlaşan Kalın’ın araştırma ilgi alanları arasında karşılaştırmalı felsefe ve Müslüman-Hıristiyan ilişkileri yer almaktadır. Kalın Müslüman-Hıristiyan ilişkilerinin geliştirilmesi amacıyla başlatılan A Common Word (Ortak Sözcük) girişimi sözcüsüdür.
Dr. Kalın’ın İslam felsefesi, İslam ve Batı ilişkileri ve Türk dış politikası üzerine pek çok yayımlanmış makalesi bulunmaktadır. Bunlar arasında: Knowledge in Later Islamic Philosophy: Mulla Sadra on Existence, Intellect and Intuition (Oxford University Press, 2010), Mulla Sadra (Oxford University Press,2013) ile Akıl ve Erdem - Türkiye'nin Toplumsal Muhayyilesi (Reason and Virtue: Turkey’s Social Imagination) Küre Yayınları, 2014) sayılabilir.
Kalın’ın Türkçe eseri İslam ve Batı 2007 Türkiye Yazarlar Birliği’nin En İyi Kitap ödülünü kazanmış, Arnavutça ve Yunanca dâhil çeşitli dillere çevrilmiştir. Kalın ayrıca 2000’li Yıllarda Türk Dış Politikası’nın ve Mulla Sadra The Book Of Metaphysical Penetrations’nın (Brigham Young University Press, 2014) editörü ve 2-Volume Oxford Encyclopedia of Philosophy, Science and Technology in Islam’ın (published by Oxford University Press in 2014) yazı işleri sorumlusudur. Dr. Kalın aynı zamanda John Esposito ile birlikte Islamophobia and the Challenge of Pluralism in the 21st Century’nin (Oxford University Press, 2011) eş-editörlüğünü yapmıştır.
Makaleleri ve köşe yazıları The Guardian, Financial Times, Washington Post, The New York Times, al-Sharq al-Awsat, al-Ahram, al-Jazeera Network ve al-Arabiyya gazetelerinde yer alan Dr. Kalın hâlen Daily Sabah gazetesinde haftalık köşe yazılarına devam etmektedir.
  • Resim Yok
    CHP'nin seçim yenilgisini açıklamak için ileri sürdüğü gerekçeler, tam da mevcut kadrolarından beklenen türden. Oktay Ekşi'ye bile "Bunlar bizi enayi mi sanıyor?" dedirten bu evlere şenlik "izahlar", CHP için seçim sonrası ikinci bir yenilgidir.  
  • Uluslararası sistemin önemli aktörlerinden biri olma yolunda hızla ilerleyen Türkiye, bölgesel etki gücünü artırmakta ve bir denge unsuru olarak gücünü pekiştiriyor. Ancak Avrupa Birliği üyelik müzakereleri, Kıbrıs sorunu, Türk-Ermeni ilişkileri, Türkiye-ABD ilişkileri, Irak başta olmak üzere Ortadoğu’daki gelişmeler sıcak tartışma konuları olarak Türkiye’nin gündemindeki yerini koruyor. Öte yandan laiklik ve din, Kürt sorunu, Alevilik meselesi, anayasaya değişikliği, yargının tarafsızlığı ve medya-siyaset ilişkileri gibi konular iç politika tartışmalarının odağında yer almaya devam ediyor.
  • Resim Yok
    FERNAND Braudel, Medeniyetlerin Grameri adlı eserine “Medeniyet mi demek lazım, yoksa medeniyetler mi?” sorusuyla başlar. Medeniyet kelimesinin kültür kelimesiyle cebelleştiği yıllara dikkat çeken Braudel, “Dünya tarihçileri bu kelimeyi hem tekil hem de çoğul olarak kullanmak zorundalar” der.
  • Resim Yok
    HER yerde olduğu gibi Türkiye’de de sihirli bir hava estirdi ‘dijital başkan’ Barack Hüseyin Obama.
  • Resim Yok
    Türkiye bir seçimi daha geride bıraktı. Yerel ya da genel, olağan ya da sıra dışı bütün seçimler gibi bu seçimler de bir "genel seçim havasında" geçti. Bunda şaşılacak ya da hayıflanacak bir şey yok. Zira Türkiye'de siyaset hiçbir zaman normal şartların bir ürünü olmadığı için, en yerel ve sınırlı meselelerin dahi genel bir niteliğe bürünmesi ve kimlik, aidiyet ve grup bilinci gibi büyük konulara dönüşmesi normaldir.      
  • Resim Yok
    CHP'nin seçim yenilgisini açıklamak için ileri sürdüğü gerekçeler, tam da mevcut kadrolarından beklenen türden. Oktay Ekşi'ye bile "Bunlar bizi enayi mi sanıyor?" dedirten bu evlere şenlik "izahlar", CHP için seçim sonrası ikinci bir yenilgidir.  
  • Uluslararası sistemin önemli aktörlerinden biri olma yolunda hızla ilerleyen Türkiye, bölgesel etki gücünü artırmakta ve bir denge unsuru olarak gücünü pekiştiriyor. Ancak Avrupa Birliği üyelik müzakereleri, Kıbrıs sorunu, Türk-Ermeni ilişkileri, Türkiye-ABD ilişkileri, Irak başta olmak üzere Ortadoğu’daki gelişmeler sıcak tartışma konuları olarak Türkiye’nin gündemindeki yerini koruyor. Öte yandan laiklik ve din, Kürt sorunu, Alevilik meselesi, anayasaya değişikliği, yargının tarafsızlığı ve medya-siyaset ilişkileri gibi konular iç politika tartışmalarının odağında yer almaya devam ediyor.
  • Resim Yok
    FERNAND Braudel, Medeniyetlerin Grameri adlı eserine “Medeniyet mi demek lazım, yoksa medeniyetler mi?” sorusuyla başlar. Medeniyet kelimesinin kültür kelimesiyle cebelleştiği yıllara dikkat çeken Braudel, “Dünya tarihçileri bu kelimeyi hem tekil hem de çoğul olarak kullanmak zorundalar” der.
  • Resim Yok
    HER yerde olduğu gibi Türkiye’de de sihirli bir hava estirdi ‘dijital başkan’ Barack Hüseyin Obama.
  • Resim Yok
    Türkiye bir seçimi daha geride bıraktı. Yerel ya da genel, olağan ya da sıra dışı bütün seçimler gibi bu seçimler de bir "genel seçim havasında" geçti. Bunda şaşılacak ya da hayıflanacak bir şey yok. Zira Türkiye'de siyaset hiçbir zaman normal şartların bir ürünü olmadığı için, en yerel ve sınırlı meselelerin dahi genel bir niteliğe bürünmesi ve kimlik, aidiyet ve grup bilinci gibi büyük konulara dönüşmesi normaldir.