Ahmet Baykal

Ahmet Baykal

Yazar hakkında herhangi bir açıklama bulunmamaktadır.

  • Konuşmasının hemen başında Cumhur İttifakı'na değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, MHP ve MHP Genel Başkanı Bahçeli'ye şükranlarını sunması ve Türkiye'nin 2023 ve 2053 hedeflerine Cumhur İttifakı ile yürüyeceğini ifade ederek ittifakın geleceğine ilişkin kararlı tavrını yinelemesi dikkat çekiciydi. Özellikle MHP liderinin partisinin kurultayında Cumhur İttifakı'na yönelik değerlendirmelerinin ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın da benzer açıklamalarda bulunması önümüzdeki dönemde de Cumhur İttifakı'nın yola sorunsuz bir şekilde devam edeceğini gösteriyor.
  • Türkiye'de kamuoyunun son günlerde en çok üzerinde durduğu konulardan biri "Z kuşağı" meselesidir. Ancak konuyla ilgili yazılıp çizilenlere bakıldığında, gençlerden değil de alelade bir ürün ya da maddeden bahsediliyormuş gibi bir yaklaşımın hakim olduğu dikkat çekmektedir. Konuya ilişkin bu tür "aşırı" genellemeci yaklaşımlar ve "Bunlar…" ile başlayan cümlelerin birbiri ardına gençliğin üzerine boca edilmesi meselenin odağının kaybolmasına ve yanlış yorumlanmasına neden olmaktadır.
  • Türkiye yarın siyasi tarihinin en önemli yerel seçimlerinden birini gerçekleştirecek. Zira bu seçimler Cumhuriyet'in yüzüncü yılına giden süreçte hem Türkiye siyasetinin yönünü tayin edecek hem de şehirlerin idarecilerini belirleyecek.
  • Bu raporda AK Parti, CHP, MHP ve HDP’nin dünden bugüne yerel yönetimlere ilişkin yaklaşımları ve geçmiş yerel seçimlerdeki performansları incelenmektedir.
  • Manifestoda ana unsurlardan biri olarak sunulan "halkla birlikte yönetim" ilkesiyle karar alma süreçlerine yereldeki tüm aktörlerin katılımının sağlanması hedefleniyor.
  • Bu çalışmada Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti), Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) ve Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) iç ve dış siyasete yönelik gündemleri, 24 Haziran parlamento ve Cumhurbaşkanlığı seçim süreçlerindeki pozisyonları, FETÖ ve PKK ile mücadeleye yaklaşımları ve partilerin kendi iç gündemleri ele alındı. Bununla birlikte 24 Haziran parlamento ve Cumhurbaşkanlığı seçimleri sonrasında yeni sisteme fiilen geçiş ile birlikte Türkiye siyasetindeki dönüşümün temel dinamikleri incelenerek partilerin bu süreçteki pozisyonları değerlendirildi. Ayrıca söz konusu dönüşüm sürecinin en önemli kurumu olan Cumhurbaşkanlığının 2018’de iç ve dış siyasetteki etkinliğine ve süreçteki rolüne özel olarak değinildi.
  • Bu analizde milliyetçi Kürt siyasi hareketi tarihsel bir perspektiften ele alınarak 24 Haziran seçimlerine yaklaşırken HDP’nin genel durumu özetlenmiştir.
  • Konuşmasının hemen başında Cumhur İttifakı'na değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, MHP ve MHP Genel Başkanı Bahçeli'ye şükranlarını sunması ve Türkiye'nin 2023 ve 2053 hedeflerine Cumhur İttifakı ile yürüyeceğini ifade ederek ittifakın geleceğine ilişkin kararlı tavrını yinelemesi dikkat çekiciydi. Özellikle MHP liderinin partisinin kurultayında Cumhur İttifakı'na yönelik değerlendirmelerinin ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın da benzer açıklamalarda bulunması önümüzdeki dönemde de Cumhur İttifakı'nın yola sorunsuz bir şekilde devam edeceğini gösteriyor.
  • Türkiye'de kamuoyunun son günlerde en çok üzerinde durduğu konulardan biri "Z kuşağı" meselesidir. Ancak konuyla ilgili yazılıp çizilenlere bakıldığında, gençlerden değil de alelade bir ürün ya da maddeden bahsediliyormuş gibi bir yaklaşımın hakim olduğu dikkat çekmektedir. Konuya ilişkin bu tür "aşırı" genellemeci yaklaşımlar ve "Bunlar…" ile başlayan cümlelerin birbiri ardına gençliğin üzerine boca edilmesi meselenin odağının kaybolmasına ve yanlış yorumlanmasına neden olmaktadır.
  • Türkiye yarın siyasi tarihinin en önemli yerel seçimlerinden birini gerçekleştirecek. Zira bu seçimler Cumhuriyet'in yüzüncü yılına giden süreçte hem Türkiye siyasetinin yönünü tayin edecek hem de şehirlerin idarecilerini belirleyecek.
  • Manifestoda ana unsurlardan biri olarak sunulan "halkla birlikte yönetim" ilkesiyle karar alma süreçlerine yereldeki tüm aktörlerin katılımının sağlanması hedefleniyor.
  • Bu çalışmada Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti), Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) ve Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) iç ve dış siyasete yönelik gündemleri, 24 Haziran parlamento ve Cumhurbaşkanlığı seçim süreçlerindeki pozisyonları, FETÖ ve PKK ile mücadeleye yaklaşımları ve partilerin kendi iç gündemleri ele alındı. Bununla birlikte 24 Haziran parlamento ve Cumhurbaşkanlığı seçimleri sonrasında yeni sisteme fiilen geçiş ile birlikte Türkiye siyasetindeki dönüşümün temel dinamikleri incelenerek partilerin bu süreçteki pozisyonları değerlendirildi. Ayrıca söz konusu dönüşüm sürecinin en önemli kurumu olan Cumhurbaşkanlığının 2018’de iç ve dış siyasetteki etkinliğine ve süreçteki rolüne özel olarak değinildi.