Perspektif: Doğu Akdeniz’de Enerji Çıkmazı

Doğu Akdeniz’deki enerji denklemlerini çıkmaza sokan münhasır ekonomik bölge konusu nedir? Türkiye ve GKRY’nin Doğu Akdeniz enerji rezervlerine yönelik politikaları nelerdir? Doğu Akdeniz’deki gerginlik ne yöne sürüklenebilir?

Son yıllarda Doğu Akdeniz’de tespit edilen enerji kaynakları başta Kıbrıs sorunu olmak üzere bölgedeki anlaşmazlık ve çatışmaların çözümü konusunda bir katalizör rolü oynayabileceği tartışmasını beraberinde getirmiştir. Özellikle İsrail’in önemli doğal gaz yatakları keşfetmesi başta ABD olmak üzere uluslararası aktörlerin Kıbrıs sorununa ilgilerinin artmasına neden olmuştur. 2014 yılında Kıbrıs’ta çözüm müzakerelerinin yeniden canlandırılmasının ardında yatan en önemli faktörlerden biri enerji rezervlerinden maksimum seviyede yararlanılmak istenmesidir. Ancak bu müzakereler kapsamında 28 Haziran-7 Temmuz 2017 tarihlerinde İsviçre’nin Crans Montana kasabasında gerçekleştirilen son görüşmeler Rum tarafının maksimalist istekleri ve uzlaşmaz tavırlarıyla tıkanarak başarısızlıkla sonuçlanmıştır. Buna ilaveten Rum tarafının son zamanlarda ısrarcı bir şekilde tek taraflı olarak enerji sahalarında arama ve işletme faaliyetlerine izin vererek enerji konusunu bölgesel ve uluslararası aktörlerin gündemine sokmak istemesi Doğu Akdeniz’de suların tekrardan ısınmasına neden olmuştur.

Bölgede bulunan hidrokarbon kaynaklarıyla barış ve istikrarın sağlanması yönünde bir fırsat doğmuştur. Ayrıca münhasır ekonomik bölge (MEB) konusundan dolayı bölgedeki gerçeklik de iş birliğini işaret etmektedir. Ancak Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) tarafından atılan tek taraflı adımlar Doğu Akdeniz’de enerji iş birliğine dayanan güvenlik arayışlarının önünde önemli bir engel oluşturmaktadır. Bu durum sadece Türkiye ve GKRY arasında bir gerginliğe sebep olmakla kalmayıp aynı zamanda bölgedeki bütün enerji iş birliklerini de zorlaştırmaktadır…

Etiketler: