Türkiye’de İslamcılığın Geleceği


  • Yer : SETA, ANKARA
  • Bitiş  :
  • Adres :

 

Türkiye’de İslamcılığın Geleceği

PANEL | 20 KASIM 2012

 

TARİH: 20 KASIM 2012, SALI SAAT: 11:00-13:00 YER: SETA, ANKARA

MODERATÖR
  • İhsan Dağı, Insight Turkey Genel Yayın Yönetmeni
KONUŞMACILAR
  • Mümtaz’er Türköne, Fatih Üniversitesi
  • Ergün Yıldırım, Yıldız Teknik Üniversitesi
  • Yasin Aktay, Stratejik Düşünce Enstitüsü

Insight Turkey genel yayın yönetmeni ve ODTÜ Öğretim Üyesi İhsan Dağı’nın moderatörlüğünde gerçekleştirilen ‘Türkiye’de İslamcılığın Geleceği’ başlıklı panele Fatih Üniversitesi’nden Mümtaz’er Türköne, Yıldız Teknik Üniversitesi’nden Ergün Yıldırım ve Stratejik Düşünce Enstitüsü Başkanı Yasin Aktay katıldı.

Ergün Yıldırım “Çoğulcu İslamcılık, Çoğulcu Modernite” başlıklı konuşmasında İslamcılığın tanımlanma sorunu yaşadığını veya indirgemeci ya da dışlayıcı bir tutumla tanımlandığını belirtti. İslamcılığın tarihsellik içerisinde tanımlanması gerektiğini ileri süren Yıldırım, yaklaşık son yüz yıllık sürecin üç döneme ayrılabileceğini ve İslamcılığın bu dönemlerde iddialarının değiştiğini ifade etti. Yıldırım, Osmanlı’nın son döneminde ‘devleti kurtarmak’ iddiası taşıyan İslamcılığın, ulus-devletleşme sürecinde ‘devleti kurmak’ ve 90’lardan sonra çoklu modernlikler döneminde de ‘devleti dönüştürmek’ iddiası taşıdığını belirtti. Ergün Yıldırım yakın dönemde İslamcılığın devrimcilikten reformculuğa doğru kaydığı tespitini ortaya koydu.

Mümtaz’er Türköne “İslamcılığın Doğumu ve Ölümü” başlıklı konuşmasında İslamcılığın özü itibarıyla muhalif bir hareket olduğunu ve Türkiye’de iktidara gelince öldüğünü ileri sürdü. Türkiye’de İslamcılığın Bediüzzaman Said Nursi ve Milli Görüş hareketi tarafından Seyyid Kutub’un fikirleri doğrultusunda şekillendiğini belirten Türköne, iki akımın da bir takım açmazlarından dolayı İslamcılığın kitleselleşemediğini, yalnızca iktidara götüren bir araç olarak kullanıldığını iddia etti.

Yasin Aktay ise “İslamcılığın ‘sonları’ ve anlamını yeniden düşünmek” başlıklı konuşmasında İslamcılığı yalnızca Batı’ya karşı tepki olarak görmenin İslamcılığı İslam’la değil Batı’yla ilgili görmek anlamına geldiğini belirterek, İslamcılığın öncelikle İslam’dan sapmalarla doğru orantılı olarak çağrısının Müslümanlara olduğunu belirtti. İslamcılığı değişmez bir hareket olarak görmenin yanlış olduğunu ifade eden Aktay onu bir içtihat hareketi olarak değerlendirmek gerektiğini savundu.

Video