Erken Olsun, Hayırlı Olsun

Seçmen bundan bir yıl önce 16 Nisan’da cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçişe onay verdi. O tarihte itibaren erken seçim konuşulmaya başlandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve AK Parti başlarda erken seçime sıcak bakmıyordu. Referandumlar nasıl AK Parti siyasetinin sık sık başvurduğu bir araçsa, erken seçimler de o derece tercih edilmeyen bir enstrüman. Temel iddiası yönetmek, sorunlara çözüm bulmak, siyasi istikrarı sağlamak olan bir partinin erken seçimleri tercih etmemesi gayet anlaşılır. Gel gelelim bir de toplumsal ve siyasal beklenti var. 16 Nisan referandumundan itibaren 2019 seçimlerini konuşmaya başladık. AK Parti’nin hazırlıklarını, MHP’nin hassasiyetlerini ve muhalefetin aday çıkaramayışını değerlendirdik. Milletvekili seçimlerinde ne olur, cumhurbaşkanlığı seçimlerinde kimler yarışır uzun uzun tartıştık. Ve tabii meselenin bir de sistem değişikliği yönü var. 2019 Türkiye’nin kendisine sistem değişikliği için koyduğu bir eşik, kapı ve milat oldu. Bugün siyasete dair neden bahsetsek 2019’dan sonra cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçilince bu dinamik değişecek diye kayıt düşmeden yapamadık. Türkiye tam anlamı ile bir bekleme odasındaydı. Seçmenin vize verdiği yeni bir döneme geçmek için, cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçip önünü görebilmek için bekliyordu. Alınan erken seçim kararıyla Türkiye bekleme odasındaki sandalyesinden kalktı ve geçiş sürecini kısaltmaya karar verdi. Toplumsal ve siyasal beklentinin üzerine son dönemde bir de gereklilik eklendi. Türkiye’nin Suriye’deki askeri etkinliği birkaç ayda bitecek gibi değil. Önümüzde zorlu ve uzun bir süreç var. Fırat’ın doğusuna, Kuzey Irak’a ve Membiç’e yapılacak operasyonlar var. Karşımıza askeri, siyasi ve ekonomik engeller çıkacak, birçok zorlukla mücadele etmek durumunda kalacağız. Ülkemizde siyaset güçlü. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın liderliği altında ve cumhur ittifakının sağlamış olduğu siyasi destekle Türkiye erken seçime gitmeden de bu badireleri atlatabilecek kudretteydi. Ancak daha güçlü, daha sağlam, daha kararlı, daha hızlı ve daha etkin olmak için erken seçim tercih edildi. Geç olsun da güç olmasın, derler. Ne geç olsun, ne güç olsun. Erken seçim hayırlı uğurlu olsun!

YERİM DAR
Erken seçim kararı alındı alınmasına ancak muhalefetten yerim dar açıklamaları gelmeye başladı. Düne kadar hükümete her fırsatta hodri meydan diyen CHP ve İP şimdi seçim kararını eleştirmek için çabalıyorlar. İlk iddia bunun bir baskın seçim olduğu, AK Parti ve MHP’nin rakiplerini hazırlıksız yakalamaya çalıştığı yönünde. Bir ülkede sık sık erken seçim konuşulurken, iktidar partisinin cumhurbaşkanı olan lideri her hafta sonu partisinin birkaç il ve ilçe kongresine katılıyorken hala ana muhalefet seçime hazırlıksız yakalandık diyorsa beceriksizliğini itiraf ediyordur.
Gelelim İP meselesine. Meral Akşener’in partisinin seçime girip giremeyeceği hala meçhul. Bu kararı Yargıtay’dan aldığı bilgilerle YSK verecek. Ancak şimdiden söylenmeler başladı. İP seçime giremezse bu demokrasimiz için iyi olmazmış. İP gümbür gümbür iktidara yürüse ve önünü kesmek için özel bir düzenleme yapılsa bu türden rahatsızlıkları ben de paylaşırım. Ancak yapılan tüm kamuoyu araştırmalarında baraj altında gözüken bir partiden bahsediyoruz. Ve ortada özel bir çaba da yok. Türkiye siyasi gereklilikten dolayı karar aldı erken seçime gidiyor. İP bu denklemin neresinde yer alıyor? Suriye’deki kriz, Türkiye’yi hedef alan terör saldırıları, küresel gelişmeler İP’yi bekliyor mu ki Türkiye İP de seçime girebilsin diye beklesin.

​CEVABI BELLİ SORU
Daha önce defalarca soruldu ama hazır erken seçim kararı yeni alınmışken bir daha soralım; Kemal Klıçdaroğlu bu seçimi de kaybederse istifa edecek mi?

[Takvim, 20 Nisan 2018]